| Ben de bunu peri olduğum için biliyorum, ve bizler geleceği görebiliriz Onun tek dileği, senin gerçek bir çocuk olman. | Open Subtitles | وأنا أَعْرفُ هذا لأن أَنا جنيّة، ونحن عرّافون أمنيته الأكبر لَك ان تصْبَحُ ولد حقيقي |
| Görünüşe göre ölmeden önceki son arzusu bizi bir araya getirmekmiş. | Open Subtitles | من الواضح أن أمنيته الأخيرة كانت بأن نلتقي أنا وأنت |
| Bu onun son isteği. Ona en azından bunu borçluyuz. | Open Subtitles | إنها أمنيته الأخيرة . نحن ندين له بهذه على الأقل |
| Geri iblis için. Üçüncü dilek neydi? | Open Subtitles | بالعودة إلى المشعوذ ما كانت أمنيته الثالثة ؟ |
| Hayaletten bahsetmem onun sırf dileğini dilediği için gerçek olduğunu sanmasını sağladı. | Open Subtitles | الشبح جعل الرجل في منتصف طريق التصديق هي كانت واقعيه بمنحه أمنيته |
| Kim Un'u sarhoş ederse, diğeri onun isteğini yerine getirecek. | Open Subtitles | من يستطيع أن يجعل أون يشرب، سوف تُحقق أمنيته. |
| - Evet. - Onun son dileğiydi. | Open Subtitles | صحيح، كانت أمنيته الأخيرة نوعاً ما. |
| Ama ilk dileğinin sonsuza kadar yaşamak olduğunu hatırlatırım. Vay canına! | Open Subtitles | بإستثناء أن أمنيته الأولى كانت الخلود الأبدي |
| Aile mezarlığında gömülmek son isteğiydi. | Open Subtitles | كانت أمنيته على فراش الموت أن يدفن في مدفن العائلة |
| Ki birbirimizi böylesine... sadakat ve saygıyla sevmemiz, onun arzusudur. | Open Subtitles | وبالتأكيد تلك أمنيته بأن يحب بعضنا الآخر بإخلاص وبشرف |
| Aslında yıllardır istiyordu ama gerçekleşmemişti çünkü, dileği kendi oluşturduğu dış koşullar (evi) nedeniyle oluşamamıştı ve engellenmişti. | Open Subtitles | لكنها لم تحصل، لأن أمنيته لم تستطع الخروج إلى الوجود ـ لأن محيط شخصه الخارجي: بيته ـ كان ببساطة يناقض شخصه، طوال الوقت |
| 1000 turna kuşu katlayan kişinin dileği kabul olur. | Open Subtitles | أي شخصٍ يطوي ألف طائرٍ كركي كهذه تتحقق أمنيته |
| CS: Bu benim dileğim. CA: Bu onun dileği! | TED | ك.س: تلك هي أمنيتي. ك.أ: تلك هي أمنيته! |
| Son arzusu herkesin faydalanmasıydı, biri tarafından yağmalanması değildi. | Open Subtitles | لقد كانت أمنيته أن يستفيد الجميع منها وألا يحتكرها شخص واحد |
| Son arzusu bu kol düğmelerini takarak gömülmekti. | Open Subtitles | أمنيته وهو على فراش الموت أن يدفن وهو يرتديها |
| Eğer son arzusu kötü durumdaki üç çocuğunun... oturup aptal bir oyunu bitirmesini istiyorsa bunu yapacağız. | Open Subtitles | ولو كانت أمنيته الأخيرة أن يجلس أبناؤه المتخبطون الثلاثة ويلعبوا لعبة لوحية غبية معًا، فسنفعلها. |
| Son isteği olduğunu bile söyleyebilirsin. Onu bu şekilde reddetmeye hazır mısın? | Open Subtitles | ربما يمكنكِ النظر إليها كانها أمنيته الاخيرة أتريدين ان تحرميه من هذا؟ |
| Bu son isteği, onun istediği gibi olmalı. | Open Subtitles | أمنيته الأخيرة يجب أن تكون كما أرادها هو |
| En büyük parçayı alan bir dilek mi tutuyor? | Open Subtitles | الذى معه قطعة أكبر يحصل على ما أمنيته |
| - ...ve sana dileğini veriyor. dileğini paylaşıyoruz. | Open Subtitles | ـ وقد منحك أمنيته ـ سوف نتشارك الامنية |
| Bu yetmezmiş gibi, son isteğini çok kötü bir şey için kullandı. | Open Subtitles | , ذلك لم يكن سيئ كفاية . إستعمل أمنيته الأخيرة |
| Son dileğiydi. | Open Subtitles | أمنيته الأخيرة. |
| Yani bir kişinin dileğinin yerine gelmesi sorun çıkarıyor herkesinki yerine gelince ise kaos oluyor. | Open Subtitles | , لو أن هناك شخص واحد تحققت أمنيته , تتكون مشكلة صغيرة . . لكن عندما يحصل الجميع على أمنياتهم - تحدث الفوضى - |
| Kendi isteğiydi. Benden seni kollamamı istedi. | Open Subtitles | لقد كانت أمنيته أن اعمل على إلا يصيبك أي ضرر |
| Ki birbirimizi böylesine... sadakat ve saygıyla sevmemiz, onun arzusudur.. | Open Subtitles | وحده الرب هنا ، يرانا وبالتأكيد تلك أمنيته بأن يحب بعضنا الآخر بإخلاص وبشرف |
| dileği gerçekleşti. | Open Subtitles | لقد حصل على أمنيته |