ويكيبيديا

    "أمورًا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • şeyleri
        
    • şeylerin
        
    • sürü
        
    • şeyler var
        
    Kendi hakkındaki şeyleri insanlara anlatmak zor geliyor , değil mi ? Open Subtitles إنه لمن الصعب أن تخبر الناس أمورًا عن نفسك, صحيح؟
    Karınızın yapmayacağı şeyleri yapan metres. Open Subtitles ''العشيقة التي ستفعل ''.أمورًا زوجتك لن تفعلها
    Size olmayacak şeyleri yaptırıyor. Open Subtitles يفعل المرء أمورًا لا يُمكن التّراجع عنها.
    beraberinde başka şeylerin de geri geldiğini fark edersiniz ve bunlar arasında konutlanma, ilk sıralarda yerini tutar. TED وسوف تجد أنك حينما تعيد المنازل لمنطقة العمل فإن أمورًا أخرى سوف تعاود الظهور، وأن وجود المنازل هو مجرد البداية.
    Peter hakkında ona güvenerek söylediğin şeyleri kullandı ama. Open Subtitles ولكنها استغلّت أمورًا أسررتِ بها إليها عن بيتر
    İnsanlar sürekli hak etmedikleri şeyleri kazanıyor. Open Subtitles النّاس يتلقّون أمورًا لا يستحقّونها كامل الوقت.
    Bu olan diğer şeyleri sindirmekten çok daha kolay. Open Subtitles تصديقه أسهل من تصديق أنّ أمورًا أخرى قد حدثت.
    Benim yalnızca okuduğum şeyleri o bir de tecrübe etmiş. Open Subtitles لقد جرّب أمورًا لم أعرفه إلا من خلال القراءة
    Şimdi insanlar anonim bir şekilde yüzüme söyleyemeyecek şeyleri söyleyebiliyorlar. Open Subtitles الآن بإمكانِ الناس أن يقولوا بشكلٍ مجهول أمورًا لي والذي لن يكونوا قادرين .على قولِها أمامَ وجهي
    Babanın yapmaması gereken bir şeyleri yaptığı. Open Subtitles عن أبيك بينما يرتكب أمورًا لا يصحّ ارتكابها.
    Ama bana olmayacağı belli olan şeyleri zorlamamak gerektiğini söyleyenin sen olduğunu hatırlıyorum. Open Subtitles لكنني أتذكر أنكِ الشخص الذي أخبرني بألا أرغم أمورًا غيرُ مُقدر لها بأن تصير.
    Ya da birisinin paylaşmaya can attığı ama yargılanmaktan çok korktuğu şeyleri. Open Subtitles أو أمورًا أحدهم يائس من مشاركتها لكنه يخشى أن تتم محاسبته
    Demek istediğim, benim göremediğim şeyleri görebildiğini düşünürdüm. Open Subtitles أعني، شعرت بأنه قد رأى أمورًا لم أرَها أنا
    Sen bir şeyleri gücünle, veya ben hızımla çözerken kontrolümüz dışında gelişen şeylerin olduğuna inanmakta zorluk çekiliyor. Open Subtitles عندما يحل المرء الأمور بقوته الكبيرة في حالتك وبسرعته المذهلة في حالتي من الصعب قبول أن هناك أمورًا خارج سيطرتنا
    Burada önemli şeyleri yaptığın sürece fark etmez. Open Subtitles لا يهمك أنك يمكن أن تعمل أمورًا مهمة هنا.
    Bazen yapmak istemediğimiz şeyleri yapmamız gerekir. Open Subtitles أحيانًا يجب أن تفعل أمورًا لا تريد أن تفعلها
    Bahse varım hala bilmediğiniz bazı şeyleri biliyorumdur. Open Subtitles وأراهن على أنني أعلم أمورًا أخرى تجهلانها.
    Senin gitmene nasıl izin veririm kötü şeylerin olacağını bu kadar iyi bilirken? Open Subtitles أنّى يكون بإمكاني أن أسمح لكِ بالرحيل عندما أعرف بيقين مُطلق أنّ هُناك أمورًا سيئة ستحدث؟
    daha önemlisi bazı yanlış şeylerin değişmesi gerekliliğiydi. Open Subtitles ‫لم تكن طبيعية أبدًا بل كانت مما يمكن تغييره ‫بل كانت أمورًا خاطئة يجب تغييرها
    Sen de reklamcılıkla ilgili bir sürü kötü söz söylüyorsun. Open Subtitles سمعتك تقول أمورًا أكثر سوءًا عن الإعلانات.
    Galiba babacığın bile düzeltemeyeceği şeyler var. Open Subtitles أعتقد بأنّ ثمّة أمورًا حتّى الآباء لا يستطيعون إصلاحها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد