birşeyler almak için Annem daha güvenilir bir bankacı olmayı seçmeliydi | Open Subtitles | لشراء الأشياء كان من المفترض على أمى أن تختار مصرفى موثوق به |
Annem, Washington'da görünmesine izin vermeyecek kadar sarhoş olduğunda. | Open Subtitles | عندما يكون مخموراً .. لا تحب أمى أن يرى كذلك فى واشنطن |
Ben çocukken Annem hep böyle söylerdi. | Open Subtitles | هذا ما إعتادت أمى أن تقوله لى عندما كنت صبيا |
Annem böyle söylerdi. | Open Subtitles | هذا ما إعتادت أمى أن تقوله أنت قابلت أمى .. |
Johnny Favorite'ın şarkısı. Annem bunu bana söyler dururdu. | Open Subtitles | إنها أغنيه ل جونى فافوريت إعتادت أمى أن تغنيها طوال الوقت |
Annem, bir insanın ancak ihtiyacı kadar servetinin olabileceğini, gerisinin gösteriş olduğunu söylerdi. | Open Subtitles | قالت أمى أن هناك حدود للمال الذى يحتاجه الرجل حقاً والباقى للترف |
Tabii ki Annem beni neşelendirmeye çalıştı.Ona bir arabanın çarptığını söyledi. | Open Subtitles | بالطبع حاولت أمى أن تهوّن علىّ اخبرتنى أن سيارة صدمته |
Beni gereği gibi yetiştirmek için... Annem mümkün olduğu kadar kendi kültürünün güvencesine ihtiyaç duyuyordu. | Open Subtitles | لكى أتربّى جيّداً أردات أمى أن تحصننى بأكبر قدر من ثقافتها |
Annem evrak işlerini halletmek için gelmemi istedi. | Open Subtitles | طلبت منى أمى أن أتى للقيام بأى أفادات كتابية |
Sanırım, Annem bunu ben korktuğum zaman yapardı. | Open Subtitles | إعتادت أمى أن تفعله معى عندما كنت أشعر بالخوف ، أعتقد ذلك |
Annem eski kıyafetleri için böyle derdi. | Open Subtitles | هذا ما كانت تقوله أمى أن لمسّ الأشياء طوال الوقت يعرضها للتلف |
Annem, önüme konsa kaynar suyu çorba diye içeceğimi söylerdi... | Open Subtitles | إعتادت أمى أن تقول أننى كنت أشرب الماء المغلى كالشوربه. إذا وضعته أمامى. |
Ama Annem Meryem Ananın yanına gidince Mösyo Rochester gelip... beni bacasından duman çıkan kocaman bir gemiyle denizden geçirdi. | Open Subtitles | -ثم كان على أمى أن تذهب الى العذراء المقدسة -ثم حضر مسيو روتشيستر -و أخذنى عبر البحر فى سفينة ضخمة لها مدخنة تصدر دخانا |
Son damla, derdi hep Annem. | Open Subtitles | القطرة الأخيرة، كما اعتادت أمى أن تقول |
Annem seni çağırmamı istedi. | Open Subtitles | لقد طلبت منى أمى أن آتيك و أحضرك معى |
ben çocukken Annem bazen bunu bana söylerdi | Open Subtitles | شىء ما إعتادت أمى أن تقوله لى و أنا طفل |
Annem neden buraya gelmemizi istedi ki? | Open Subtitles | لماذا أرادت أمى أن نأتى إلى هنا ؟ |
Annem bunu yapamaz. | Open Subtitles | لا يجب على أمى أن تفعل ذلك |
Annem bana hep onun nerede olduğuyla ve ne yaptığıyla ilgili şeyler anlatırdı. | Open Subtitles | أعتادت أمى أن تحكى لى قصص |
Annem 'Şimdi deneyin' diyor. | Open Subtitles | تقول أمى أن تجرب الآن |