Ama bir doktor olarak, Wehrmacht'ın bir parçasıyım ve şimdilik gitmiyorum. | Open Subtitles | لكن كطبيب، أنا جزء من ويهرماتشت وهم لم يرحلوا حتى الآن |
Ama bir doktor olarak, Wehrmacht'ın bir parçasıyım ve şimdilik gitmiyorum. | Open Subtitles | لكن كطبيب، أنا جزء من ويهرماتشت وهم لم يرحلوا حتى الآن |
Hayatımın bir parçası o, ben de onunkinin bir parçasıyım. | Open Subtitles | هي جزء من حياتي بقدر ما أنا جزء من حياتها |
Zencilere oy hakkı için bağış komitesinin üyesiyim de. | Open Subtitles | أنا جزء من لجنة جمع الأموال الخاصة بحقوق تصويت الزنوج. |
Bu demek ki senin notlarının ve bütün geleceğinin bir parçasıyım ben. | Open Subtitles | هذا يعني علاماتك, مستقبلك كله أنا جزء من هذا |
Belki de rüya görüyorum. Belki de başka birilerinin rüyasının bir parçasıyımdır. | Open Subtitles | ربما أنا أحلم ربما أنا جزء من حلم شخص آخر |
Tekne gezisi yoksa tekne de yok. Bunun bir parçasıyım. | Open Subtitles | لو لم نذهب سوياً فلا قارب أنا جزء من هذا |
Ben, bu kültürel ve dilsel topluluğun bir parçasıyım. Hepimiz farklı şekillerde iletişim kuruyoruz. | TED | بالنسبة لي، أنا جزء من هذا المجتمع الثقافي واللغوي، وكلنا نتواصل بطرق مختلفة. |
Artık dünyada bir yerim var. Sistemin bir parçasıyım. Çalışan bir kızım. | Open Subtitles | أنا لدي مكان في العالم الآن أنا جزء من النظام, أنا فتاة عاملة |
Ben de herkes gibi bunun bir parçasıyım. | Open Subtitles | أنا جزء من ذلك أنا جزء منها مثل أي شخص آخر |
Hoşlan yada hoşlanma şu an bende bu görevin bir parçasıyım. | Open Subtitles | أنا جزء من هذه المهمة الآن ، سواء ترغب في ذلك أم لا. |
Nöbetçi kabilesinin bir parçasıyım. Uzun zamandır burada insanlığı onlardan koruyoruz. | Open Subtitles | أنا جزء من قبيلة من الحرّاس الذين كانوا هنا دائماً، في محاولة لحماية البشرية منهم |
Ben senede 300 milyar dolar kazanan endüstrinin bir parçasıyım. | Open Subtitles | أنا جزء من صناعة تبلغ أرباحها 300 مليار دولار في السنة. |
Bu yüzden Merkez'e gidiyor. Ben bunun bir parçasıyım. Sen değilsin. | Open Subtitles | ولهذا يذهب إلى المركز، أنا جزء من ذلك، وأنت لا. |
Belki de doğanın sağlamaya çalıştığı dengenin bir parçasıyım, Kim bilir. | Open Subtitles | . أو أنا جزء من الميزانية العمومية كما طبيعة المقصود |
Zencilere oy hakkı için bağış komitesinin üyesiyim de. | Open Subtitles | أنا جزء من لجنة جمع الأموال الخاصة بحقوق تصويت الزنوج. |
Çünkü hayallerini gerçekleştirmek üzere olduğunu biliyorum ve bunun bir parçası olabilirsem mutlu olacağım. | Open Subtitles | لأني أعلم أنك على حافة إنجاز حلمك وإذا كنت أنا جزء من هذا سيجعلني هذا سعيدة جداً |
Ekibin bir parçası olduğumuzu söylüyorsun; ama filmin kopacağı noktada bize yer ayrılmıyor. | Open Subtitles | لقد قلت أنا جزء من الفريق لكنا بالتأكيد لسنا جزء من العملية |
Telefonunuza her baktığınızda kendi kendinize "Ben bir şeyin parçasıyım, ben bir ailenin parçasıyım..." | Open Subtitles | كل مرة تنظرفيها إلى هاتفك ، ستقول لنفسك أنا جزا من شيئ ما أنا جزء من العائله |
Shahir, hayatının bir parçasıyımdır ya da değilimdir. | Open Subtitles | شهير) إما أنا جزء من حياتك أو لا) |