Hatunlar gemiye geldiğinde onları gören ilk adam ben olacağım. | Open Subtitles | أنا سَأكُونُ الرجلَ الأولَ الفراخ تَرى عندما يَجيئونَ في الداخل. |
20, gelecek hafta 21 olacağım. | Open Subtitles | عشرون، أنا سَأكُونُ واحد وعشرون الإسبوع القادم |
20. Haftaya 21 olacağım. | Open Subtitles | عشرون، أنا سَأكُونُ واحد وعشرون الإسبوع القادم |
Senin yarın kadar güçlü olursa mutlu olurum. | Open Subtitles | أنا سَأكُونُ سعيدَ إذا كانت في نِصْف القوي مِثْلك. |
Teşekkür ederim birazdan içecekleriniz ile birlikte geleceğim. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً، أنا سَأكُونُ الظهر الصحيح بمشروباتِكَ. |
Ben geliyorum. | Open Subtitles | الموافقة، يَتمسّكُ به. أنا سَأكُونُ هناك في فترةِ. |
Camı indirdim ve "döneceğim" dedim. | Open Subtitles | نزّلتُ النافذةَ وقُلتُ، ' أنا سَأكُونُ خلفيَ. ' |
Sana yardım edip, yanında olacağım ...gücümün yettiğince. | Open Subtitles | وأنا سَأُساعدُك، و أنا سَأكُونُ مَعك بقدر إستطاعة أنا حتى ذلك الحين. |
İlerde Kaptan olacağım, beraber uzaklara yelken açabiliriz. | Open Subtitles | أنا سَأكُونُ الكابتين قريباً،يُمْكِنُ أَنْ نُبحرَ بعيداً. |
Haftaya Montana'nın sakinlerinden biri olacağım. | Open Subtitles | إبتداءً مِنْ الإسبوع القادم، أنا سَأكُونُ ساكن مونتانا. |
Sevgili Lana, bunu okuduğun sırada, ben Lincoln'deki evimde olacağım. | Open Subtitles | عزيزتي لانا في الوقت الذي تقرأين هذه أنا سَأكُونُ في الموطن الأصلي في لينكولن |
Eğer yarın biri çiçek göndermek isterse, yarın ofiste olacağım. | Open Subtitles | أنا سَأكُونُ في المكتبِ غداً إذا أي شخص يُريدُ إرْسالي زهورَ. |
Eğer bana ihtiyacınız olursa koridorun sonunda olacağım. | Open Subtitles | إذا أي واحد يَحتاجُني، أنا سَأكُونُ أسفل القاعةِ. |
Sen idare et. Ben de arabada olacağım, tamam mı? | Open Subtitles | .إحصلْ على ذاكرةِ النصوص أنا سَأكُونُ في السيارةِ، حَسَناً؟ |
Evet Martin. Yavruya yemek vermek için zamanında evde olurum. | Open Subtitles | نعم، مارتن، أنا سَأكُونُ بيتاً بمرور الوقت لتَغْذِية الجرو. |
Kim olmamı isterseniz, o olurum efendim. | Open Subtitles | أنا سَأكُونُ مَنْ تَحتاجُني لِكي أكُونَ، سيد |
- Eğer isterseniz ben taşıyıcınız olurum diyorum. | Open Subtitles | أَقُولُ ذلك أنا سَأكُونُ بديلَكَ، تَعْرفُ، إذا تُريدُ. |
Saçlarını taramak için birazdan geleceğim. | Open Subtitles | أنا سَأكُونُ صحيحَ أَعُودُ إلى ضفيرةً شَعرِكِ. |
Cips alıp, geliyorum. | Open Subtitles | أنا سَأكُونُ صحيحَ في. سَأَحْصلُ على بعض الرقائقِ. |
peki tamam,dükkana göz kulak ol döneceğim. | Open Subtitles | حسنا استمعُ ً الآن، يَحْذرُ الدكانِ أنا سَأكُونُ خلفي.. |
Şu kolu bitirir bitirmez sizinle geleceğim. | Open Subtitles | أوه، أنا سَأكُونُ صحيحَ مَعك، حالما أَنهي هذا الكُمِّ. |
Jennifer, eğer buysam, böyle olayım. | Open Subtitles | حَسناً، جينيفر , إذا تلك الذي سَثمّ أنا سَأكُونُ هو. |
- Beş dakika sonra ben de gelirim. | Open Subtitles | نعم ،أعتقد ذلك سَيَكُونُ جيدَاً أنا سَأكُونُ هناك خلال 5 دقائق |
Mükemmel bir adam olurdum. | Open Subtitles | أنا سَأكُونُ مثاليَ. أنا سَأكُونُ مثاليَ. |
Oğlunuzla tanışmaktan çok mutluluk duyarım ama kim benim yerimde olsa aynısını yapardı. | Open Subtitles | حَسناً، أنا سَأكُونُ سعيد لمُقَابَلَة الولدِ، لكن أي شخص would've عَملَ نفس الشيءِ. |
Hemen dönerim. Aslında Daphne... O lekeyi çıkarabileceğime eminim. | Open Subtitles | تَعْرفُ، دافن، رَاهنتُ أنا سَأكُونُ قادر على أَنْ أُصبحَ الذي خارج لَك. |