Dinle, ben sadece sana taşekkür etmek istemiştim... orda beni koruduğun için. | Open Subtitles | أسمع أنا فقط أردت أن أقول لك شكرا لحمايتي هناك |
Ben sadece Noel'de herkesin birlikte olmasını istemiştim. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن يكون كل شخص سوياً في عيد الميلاد |
Bir değişiklik için güzel olmak istemiştim. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أكون جميله من أجل التغيير. |
Sana karşı dürüst olmak istedim sadece Anne. Benim hatam. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أكون صادقة معك يا أمي وأنتي تسخرين مني |
Sadece kendi yaptığım hataları, senin yapmadığına emin olmak istedim. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أكون متأكد بأنك تتجنب الخطأ الذي أنا قمت به |
Üzgünüm, bu... Tüm gün boyunca bunu yapmayı istemiştim. | Open Subtitles | آسفة , أنا فقط أردت أن أفعل ذلك طوال اليوم |
Baba hayır, umurumda değil. Sadece üvey canavar lafını kullanmak istemiştim. | Open Subtitles | لا ,لا ,أبي ,أنا لا أهتم بالحقيقة أنا فقط أردت أن أقول المرأة الوحش |
Ben daha fazla kan dökülmesin istemiştim. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أمنع القادم من إراقة الدماء |
- Alt tarafı meme görmek istemiştim! - Biliyorum! | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أرى بعض الحلمات أنا أعلم |
Ben sadece sevgili yaşlı babamla biraz vakit geçirmek istemiştim. | Open Subtitles | أوه، أنا فقط.. أردت أن أقضى بعض الوقت مع أبى العزيز العجوز |
...ve dürüst olmak gerekirse sadece yemeğe çıkmak istemiştim. | Open Subtitles | وأظن لو كنت فقط صريحةً معك أنا فقط أردت أن أحظى بذلك العشاء معك |
Arkadaş olmak istemiştim. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أعرف صديق جديد |
Dosyayı incelemek istemiştim efendim. | Open Subtitles | السيد، أنا فقط أردت أن أصبح نظرة أقرب في الملف... ويعير خبرتي، سيد |
Sadece para biriktirmek istemiştim... | Open Subtitles | ياإلهى, أنا فقط أردت أن أجمع المال |
Özür dilerim, Thomas. Sadece birkaç karı becermek istemiştim. | Open Subtitles | معذره "توماس" أنا فقط أردت أن أضاجع الفتيات |
Ben özür dilemek istemiştim puanını tekrar tekrar sorduğum için. | Open Subtitles | نعم صحيح أنا فقط أردت أن أعتذر |
Sadece iyi olduğundan emin olmak istedim ki öylesin, o zaman ben gideyim. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن اتأكد انك بخير, وكما يبدوا انك كذلك |
Ben sadece hayvanların gerginliği anlama açısından mölemeleri üzerine yazdığım makaleyi okuduğunuzdan emin olmak istedim. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أتأكد من قرائتك لمقالي عن الخوار كدليل لإنفعالات الماشية |
Sadece mümkün olan en iyi bakımı alıyor mu diye emin olmak istedim. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أتأكّد أنّه سيحصل على أفضل رعاية ممكنة |
Sadece dostun olmak istedim ama berbat ettim. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أكون صديقَكَ... لكنني دمرت العلاقة... |
İyi olduğuna emin olmak istedim. | Open Subtitles | حسناً، أنا فقط أردت أن أتأكد أنك بخير؟ |