Bunu ben planlıyorum ve yolda uyuşmuş birine ihtiyacım yok. | Open Subtitles | سنشترك في هذا معا أنا لست بحاجة لرئيس جاستور يتزعمنا |
Bir şeyleri hatırlamaya ihtiyacım yok. Orası kötü bir yerdi. | Open Subtitles | أنا لست بحاجة إلى شرارة للتذكير .أنّه كان مكان سيئ |
Yardımına ihtiyacım yok. O dans stüdyosunu kendi başıma alacağım. | Open Subtitles | أنا لست بحاجة إلى مساعدتك سأحصل على ذلك الإستوديو لوحدي |
O zaman o riske neden değmeyeceğini açıklamama gerek yok. | Open Subtitles | إذن، أنا لست بحاجة للشرح لما هذا لا يستحق المخاطرة. |
Senin yardımına ihtiyacım yok. Orayı tek başıma satın alacağım. | Open Subtitles | أنا لست بحاجة إلى مساعدتك سأحصل على ذلك الإستوديو لوحدي |
İşimi iyi yaptığımı ispatlamak için ilk sayfa fotolarına ihtiyacım yok. | Open Subtitles | أنا لست بحاجة إلى باقة صور الصفحة الأولى لإثبات أعمل شغلي. |
Yarasa gibi giyinmiş bir üşütükten ahlak dersi almaya ihtiyacım yok. | Open Subtitles | أنا لست بحاجة لدرس في الأخلاق من معتوه يرتدي زي كالوطواط. |
Ölmeye can atan başka bir ortağa daha ihtiyacım yok. | Open Subtitles | أنا لست بحاجة إلى شريك آخر مع رغبة في الموت. |
Sonra ben de güneş gözlüklerimi taktım ve dedim ki lisansa filan ihtiyacım yok. | TED | ثم أضع نظاراتي الشمسية على اللحية التي تنمو بسرعة، وأقول، أنا لست بحاجة لرخصة كريهة. |
Yeni kıyafete ihtiyacım yok ve senin almanı da istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لست بحاجة إلى ملابس، و لا أريدك أن تشتريهم لي. |
Kurtarılmaya ihtiyacım yok. Çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا لست بحاجة إلى إنقاذ قضيت وقتاً جميلاً |
Çok teşekkür ederim ama yardıma ihtiyacım yok. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | أنا اشكرك جزيلا ولكن أنا لست بحاجة إلى أي مساعدة، شكرا. |
Alabileceğin tüm yardıma, ihtiyacın olduğu söyleyeceğim. Senin yardımına ihtiyacım yok! | Open Subtitles | ـ بل أقول أنك تحتاجين المساعدة ـ أنا لست بحاجة إلى مساعدتك |
Paris'i istemiyorum. Paris'e ihtiyacım yok. | Open Subtitles | ـ أنا لا أريد باريس، أنا لست بحاجة إلى باريس |
Dostum, ben yüzdemi alıyorum. Onları kandırmaya ihtiyacım yok. | Open Subtitles | مهلاً يا رجل، أنا آخذ نسبتي أنا لست بحاجة لأن أخدعهم |
Benimle dalga geçme. Seni asmak için bir sebebe ihtiyacım yok. | Open Subtitles | لا تمارس الجنس معي أنا لست بحاجة إلى سبب لوضع مؤخرتك في رافعة |
Odaya ihtiyacım yok. Bu telefonu kullanabilir miyim? | Open Subtitles | لا، لا، أنظر ، أنا لست بحاجة إلى غرف أَحتاج هاتف |
Size, benim ölmemi isteyen insanların listesini yapmama gerek yok. | Open Subtitles | أنا لست بحاجة لأعد لك قائمه بالأشخاص الذين يريدونني ميتًا. |
Tamam ama bana bir şey öğretmene gerek yok Jay. | Open Subtitles | نعم، أنا لست بحاجة لك لتعليم لي أي شيء، جاي. |
Ne olarak? Sert adam olarak mı? Sert adam gerekmiyor. | Open Subtitles | أنا لست بحاجة إلى رجل قاسى انا بحاجة الى المزيد من المحامين |
Yaptıklarımı sana ve küstah ağabeyine kabul ettirmek zorunda değilim. | Open Subtitles | أنا لست بحاجة لتبرير أفعالي لك أو لشقيقك الورع |