Arma kazanmak için burada değilim, seni sevdiğim için buradayım. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجل رقعة. أنا هنا لأني أحبك. |
Hayır, para için burada değilim. Söylediğim ya, ulağım ben. | Open Subtitles | لا، أنا لست هنا من أجل هذا قلت لك أنا رسول |
Bugün matematik için burada değilim, efendim. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجل الرياضيات ، سيدي |
Buraya onun için gelmedim. Hadi ofisine geçelim. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجل ذلك دعنا ندخل مكتبك |
Buraya onun için gelmedim. Hadi, ofisine gidelim. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجل ذلك دعنا ندخل مكتبك |
Tricia, bu kazanmayla alakalı değil Seni karalamak için burda değilim | Open Subtitles | (تريشا) إن الأمر لا يتعلق بالفوز أنا لست هنا من أجل هزيمتك |
- Sakin ol, onun için burada değilim. | Open Subtitles | إهدأ، دكتور (بروس) أنا لست هنا من أجل ذلك |
Ben Miles için burada değilim. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجل (مايلز )أنا هنا من أجل (بكارا |
Ama ben alkışlar için burada değilim. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجل التصفيق |
Bunun için burada değilim. | Open Subtitles | أعرِف أنا لست هنا من أجل ذلك |
Sadece çocuklar için burada değilim Bay Wexler. - Senin için de buradayım. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجل أولادك فحسب أنا هنا من أجلك أنت أيضاً سيد (وكسلر) |
Para için burada değilim. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجل المال |
Eğlenmek için burda değilim. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجل المرح |