eminim bu çok değişik bir deneyim olacak. | Open Subtitles | أنا متأكد من أنّ هذه ستكون تجربة مذهلة للغاية |
eminim o çantaları oradan oraya taşırken epey acıkmışsındır, ha? | Open Subtitles | أنا متأكد من أنّ شهيتك مفتوحة بسبب حمل تلك الحقائب بكل مكان , أليس كذلك؟ |
Oldukça eminim, doğal bir olay değil. | Open Subtitles | أنا متأكد من أنّ ذلك لم يكن يحدث بالطريقة الطبيعية |
Tatlım, Jack'in düzeleceğinden eminim. | Open Subtitles | عزيزتي، أنا متأكد من أنّ جاك سيكون على ما يرام |
eminim ki bütün kızları Hollywood'a toplamışsınızdır. | Open Subtitles | أنا متأكد من أنّ الجميع لديهم فتيات هنا في هوليود ، صحيح ؟ |
İhmal suçundan daha kötü suçlar olduğuna eminim. | Open Subtitles | أنا متأكد من أنّ هنالك خطايا أسوأ من خطيئة الإهمال |
Onlar konusunda da eminim ne alıyorsa bok gibi paradır. | Open Subtitles | حسنا ، أنا متأكد من أنّ أيّاً كان ما يجنون سيكون مالاً كثيراً |
Margaret, eminim Graham kadınları istediğine dair sana güvence verebilir. | Open Subtitles | مارغريت، أنا متأكد من أنّ غراهام يُمكنه أنْ يطمئنك أنّه يشتهي النساء. |
eminim bu g.tverenin sebepleri vardır, Jimmy-- | Open Subtitles | أنا متأكد من أنّ للسافل أسبابه (جيمي)، لكن تباً |
eminim Kent kesinti haberiyle ilgileniyordur. | Open Subtitles | أنا متأكد من أنّ (كنت) يعمل على قصة التعتيم |
eminim ki işe yarar birşey yoktur | Open Subtitles | أنا متأكد من أنّ أي شيء سيفيد |