Ve metal bir objeyi ki sonradan öğrendim kaşık olduğunu McCain'in boğazına batırdı. | Open Subtitles | ... والذى علمت بعد ذلك أنة كان ملعقة ... فى عنق مكين ... |
Ayrıntıları henüz bilmiyoruz ama kaynaklarımız ölenler arasında iki Los Angeles şerif yardımcısı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | ت التفاصيل غير معروفة بعد و لكن مصادرنا تخبرنا أنة كان هناك خسائر فى الأرواح منها ضابطين من شرطة المدينة |
Hayatım boyunca, aşk olarak sınıflandıracağım sadece bir ilişkim olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | في حياتي، وأود أن أقول أنة كان هناك علاقة واحدة با الضبط التي أود أن تصنف باعتبارها رومانسية. |
Sadece öyle olduğunu biliyorum ve öyle olmaya devam etti. | Open Subtitles | أنا فقط أعرف أنة كان وتوقف عن أن يكون |
Flint'in kimsenin öğrenmesini istemediği korkunç bir şey olduğunu hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر أنة كان هناك شيئاً مرعب... فلينتلميكنيريدلأحد غيرة أنيعلم. |
Dedim ya, virüs gibi bir şey olduğunu söylediler. | Open Subtitles | أخبرتك . قالوا أنة كان فايروس أو شئ ما |
Bayan Davies'e yemeğin harika olduğunu iletin. | Open Subtitles | قل لمسز دافيس أنة كان لذيذا ولكن.. |
Bana Kamboçya'da bir yerde olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال لي أنة كان بمكان ما في كمبوديا |
Tarihi değiştirebilecek bir şeyin peşinde olduğunu söyleyebilirim ve ben de bunun bir parçası olmak istiyorum. | Open Subtitles | بالإضافة لكونها غير قانونية أنا أعتقد أنة كان على وشك إكتشاف شىء - قد يُغير مجرى التاريخ لذا أنا أريد أن أكون جزء من هذا التغيير هل تريدين ذلك فِعلاً - |
Burada olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أنة كان هنا |
- Onun garip olduğunu duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت أنة كان غريب. |
- Ben Wade olduğunu sanıyoruz. | Open Subtitles | - نعتقد أنة كان ( بن وايد ) |