Siz şu polislerin yaptığı şeyden yapıyorsunuz ben söylemişim gibi yapmaya çalışıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تقومون بأعمال الشرطة تلك تحاولون وضع الكلمات في فمي |
Şerifin arabasını korumakla gerçekten çok özel bir görev yapıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تقومون بعمل خاص جداً بحراسة السيارة للشريف |
"İyi iş yapıyorsunuz" mu? | Open Subtitles | هل يقول : أنتم تقومون بعمل رائع؟ |
Hayır. Yanlış yapıyorsunuz. | Open Subtitles | لا يا رفاق أنتم تقومون بالأمر بشكل خاطئ |
- 30 dakikadır bunu yapıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تقومون بهذا منذ 30 دقيقة و إذا ؟ |
Kendimin milyonlarca videosunu çektim. Bir şey yapıyorsunuz ve görüntü gidiyor. | Open Subtitles | ثم أنتم تقومون بشيء فتختفي الصورة. |
Bunu çokça yapıyorsunuz demek? | Open Subtitles | أنتم تقومون بهذا كثيراً يا رفاق، صحيح؟ |
Bu arada müthiş bir iş yapıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تقومون بعمل عظيم بالمناسبة. |
Büyük bir hata yapıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تقومون بخطأ كبير. |
Bunu her sene yapıyorsunuz! | Open Subtitles | {\pos(195,225)} أنتم تقومون بهذا الموكب كل سنة! |
Burada çok çabuk temizlik yapıyorsunuz galiba. | Open Subtitles | أنتم تقومون بالتنظيف بسرعه هنا! |
Harika bir yolculuk yapıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تقومون برحلة رائعه |
Büyük bir hata yapıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تقومون بغلطة فادحة |
Büyük bir hata yapıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تقومون بخطأٍ جسيم |
Bunu... burada mı yapıyorsunuz? | Open Subtitles | أنتم تقومون بذلك هنا |
Ancak bir sahtekarı işe aldığınıza dair kanıt var ki tam da bu sebeple Bayan Rosen ile anlaşma yapıyorsunuz. | Open Subtitles | لكن هُنالِكَ دليلٌ بأنكم وظفتم مُحتال، ولذلك السبب أنتم تقومون بالتسوية معَ السيّدة (روسن) بالمقامِ الأول. |
Gerçekten de harika görünüyor, işinizi çok iyi yapıyorsunuz, teşekkürler. | Open Subtitles | -عملكم يبدو رائعا . أنتم تقومون بعمل عظيم . -شكرا لك . |
Çok kötü bir hata yapıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تقومون بعمل خطأ مروع |
Büyük bir hata yapıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تقومون بخطأ كبير |