Ve bunun için dolu bir karna ihtiyacın var ve buradaki biri için bu yer ya da başka yer fark etmez. | Open Subtitles | ،و لذلك هنا أنتِ بحاجة إلى بطن ممتلئ و شخص يكون هنا |
Minicik bir vücuda ve kocaman doğum gününe ihtiyacın var. | Open Subtitles | أنتِ بحاجة لزيادة أربع إنشات في حجم صدركِ, وعيد مولدٍ عظيم. |
Benden çok halter kaldırabiliyorsun. Bana neden ihtiyacın var ki? | Open Subtitles | يـُمكنك التنفـّس أفضل منـّي لِمَ أنتِ بحاجة لي؟ |
Benden söylemesi arkadaşım, senin de eğlenceye ihtiyacın var. | Open Subtitles | واسمعي الأمر منّي أيّتها الصديقة، أنتِ بحاجة إلى بعض المرح. |
Sakin ol. Ona ihtiyacın var. Ona güvence ver. | Open Subtitles | بروية ، أنتِ بحاجة إليها طمئنيها قليلاً. |
Senin bu insanları sürmeleri için birine ihtiyacın var | Open Subtitles | أنتِ بحاجة لأحد يقوم بقيادة هؤلاء الأشخاص |
Senin satış liderine ihtiyacın var ponpon kıza değil | Open Subtitles | أنتِ بحاجة إلى قائد مبيع أنتِ لا تحتاجين إلى مشجع مصفق |
Senin generale ihtiyacın var.Bi tür sirkten kaçmış sersemlere değil | Open Subtitles | أفهمت ؟ أنتِ بحاجة إلى جنرال أنتِ لا تحتاجين إلى معتوه أشقر يتصرف كأنه في برنامج هواة |
Bir projeye ihtiyacın var ve şu anda dekore edecek bir evin olmadığı için evliliğimi mahvetmeye karar verdin. | Open Subtitles | أنتِ بحاجة لمشروع، وبما أنكِ حالياً .. بلا منزل لتعيدي ترتيبه فقد قررتِ تدمير زواجي |
Yeni bir başlangıç ve buna ihtiyacın var. | Open Subtitles | هذه بداية جديدة، لأمر أنتِ بحاجة ماسّة إليه. |
Korunmaya ihtiyacın var ve ben sana bundan nasıl kurtulacağını anlatacağım. | Open Subtitles | أنتِ بحاجة إلى الحماية، وأحتاج أن أفسّر طريقة هربكِ. |
Doğum günü partine gelebilecek normal bir adama ihtiyacın var senin. | Open Subtitles | أنتِ بحاجة للشخص الطبيعي الذي بإمكانه الحضور لحِفلة عيد ميلادك؟ |
Silüetini tam olarak vurgulayan kıyafetlere ihtiyacın var. | Open Subtitles | ركزي على المرأة ألتي ترتدي الملابس أنتِ بحاجة لزي يبرز صورتكِ الضلية |
Yardıma ihtiyacın var. Birilerini aramamız gerek. | Open Subtitles | أنتِ بحاجة للمساعدة نحتاج للإتصال بشخصًا ما |
Kendine gelmen için en azından birkaç saate ihtiyacın var. | Open Subtitles | أنتِ بحاجة لساعات قليلة من الراحة لتستردي عافيتك |
Diyorum sana, aşırı derecede eğlenmeye ihtiyacın var. | Open Subtitles | أؤكد لكِ، أنتِ بحاجة ماسة لبعض الوقت الممتع. |
Aşırı derecede eğlenmeye ihtiyacın var. | Open Subtitles | أؤكد لكِ، أنتِ بحاجة ماسة لبعض الوقت الممتع، عشاء مثلاً، |
- Yardıma ihtiyacın var mı? | Open Subtitles | هاي، أنتِ بحاجة لمساعدة بهذا ؟ لا لا هذا مجرد خدش |
Tüm bunları tek başına yapmak ve mahkemede kibirli bir kocayla savaşmak için yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | لتفعلين كل تلك الأمور بمفردك وتُقاتلين زوجاً حقوداً في المحكمة ، أنتِ بحاجة لمُساعدة |
Hayır! Olacaksın elbet, zamana ihtiyacın var. | Open Subtitles | كلّا، حسنًا، سيحدث، أنتِ بحاجة للوقت. |
Sadece dinlenmeye ihtiyacınız var. | Open Subtitles | ستكوني بخيرٍ. أنتِ بحاجة للراحة وحسب. هلُمّي إلى هنا. |