| Yaşananları değiştirmek için her şeyi yapardım, biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | أنتِ تعلمين أنّي سأفدي بأيّ شيءٍ لتغيير ما حدث، صحيح؟ |
| Biliyordum! Uzatmak istediğimi biliyorsun. | Open Subtitles | علمتُ ذلك أنتِ تعلمين أنّي أريده أن ينموا |
| biliyorsun, 400 milyon dolarım var. | Open Subtitles | أنتِ تعلمين أنّي أملكُ 400 مليون دولاراً. |
| Ve şunu açıklığa kavuşturalım, eşcinsel olmadığımı biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | وحتّى أكون واضحاً، أنتِ تعلمين أنّي لستُ شاذّاً، صحيح؟ |
| Babanla senin aranda herhangi bir şey için hiçbir zaman taraf tutmadığımı biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | أنتِ تعلمين أنّي لا أنحاز لأيّ جانب على أيّ شيءٍ بينكِ وبين أباكِ، أليس كذلك؟ |
| Duygusal düşünmediğimi biliyorsun. O senin işin, tamam mı? | Open Subtitles | أنتِ تعلمين أنّي لا أفكّر بعاطفيّة. |
| Yani benim şeytan olmadığımı biliyorsun. | Open Subtitles | -إذا, أنتِ تعلمين أنّي لست الشخص السيء . |
| - İçki içmediğimi biliyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تعلمين أنّي لا أشرب |
| biliyorsun, vazgeçeceğim. | Open Subtitles | أنتِ تعلمين أنّي سأسامحكِ. |
| * biliyorsun deneyeceğim * | Open Subtitles | "أنتِ تعلمين أنّي سأحاول" |