Ameliyatlardan sonra onları gören tek kişi sensin. Bu olabilir. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي رأتهم بعد تلك العملية انتظر ربما هو |
Bu kadar büyük bir elektriksel olaya sebep olabilecek tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي نعرفها ذات قدرة على التلاعب بالكهرباء على هذا النطاق |
Hem araştırma asistanı hem de özel koruma olabilecek... vasıflara sahip tanıdığım tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي أعلمها التي يمكنها أجراء محادثات أستكشافية و في نفس الوقت تكون حارس شخصي لي |
Hayır, sadece şu ana kadar bir tek sen hatırladın. | Open Subtitles | لا، كل ما هنالك حتى الآن أنت الوحيدة التي تذكرت |
Önemli değil. Bu şekilde düşünen tek kişi sen değilsin. | Open Subtitles | لست أنت الوحيدة التي تفكرين هكذا |
Ona sebzelerini yedirebilen bir tek sen varsın. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي تستطيع جعلها تأكل كل الخضار |
Bir şeyler biliyor ve konuyu bir tek sana söylemiştim. | Open Subtitles | -حسنا إنه يعلم شيئا ما و أنت الوحيدة التي اخبرتها |
Beni görebilen tek kişi sensin. Lütfen, yardım et. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي بوسعك رؤيتي أرجوك ساعديني |
Rahatça konuşabildiğim tek kişi sensin, güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي أستطيع التحدث أمامها بحرّية الوحيدة التي أستطيع الوثوق بها |
Arkadaşını bulmamıza yardımcı olabilecek tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنك أنت الوحيدة التي يمكنها مساعدتنا في العثور على صديقتك |
Gerçekten sevdiğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي لطالما أحببت. |
Onları durdurabilecek tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي يمكنها إيقاف هذا |
Böyle hissettiğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي شعرت تجاهها بهذا الشكل |
Şey ilk olarak, bu şekilde sahip olabileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | حسن... أولاً، أنت الوحيدة التي يمكنني الحصول عليها هكذا |
Güvenebileceğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي أستطيع الوثوق بها. |
Kim olduğu konusunda her zaman dürüst olan tek kişi sensin. | Open Subtitles | لا أعرف ما... أنت الوحيدة التي لطالما كانت صادقة |
Yardım edebilecek tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي بإمكانها المساعدة |
-Bir iyiliğe ihtiyacım var. Bana bir tek sen yardım edebilirsin. | Open Subtitles | أريد معروف, و أنت الوحيدة التي يمكنها مساعدتي, هل ستراقبين الطفل عني الليلة؟ |
Bunun dışında, kuralları ihlal ettiğimi bir tek sen biliyorsun. | Open Subtitles | إضافة إلى ذلك، أنت الوحيدة التي تعرف ذلك |
İçlerinden, benden silah isteyen tek kişi sen oldun. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي سألتني عن مسدس |
Zarar vermediğim tek kişi sen olduğun için. | Open Subtitles | ...ﻷنك أنت الوحيدة التي لم أقم بأذيتها |
Annen için konuşabilecek bir tek sen varsın. | Open Subtitles | أنت الوحيدة التي يمكن لها التحدث نيابة عن والدتك الآن |
Ve tüm Tarklar. Ona değer bir tek sen varsın. | Open Subtitles | ومن بين جميع (الثارك)، أنت الوحيدة التي لها قيمة عنده |
Bir şeyler biliyor ve konuyu bir tek sana söylemiştim. | Open Subtitles | -حسنا إنه يعلم شيئا ما و أنت الوحيدة التي اخبرتها |