Sen iyi bir arkadaşsın ve ben bunu çok sık söylemem. | Open Subtitles | أنت صديق جيد و أنا لا أقول هذا بما فيه الكفاية |
Olma. Sen iyi bir arkadaşsın, sana borçlandım. | Open Subtitles | كلا، أنت صديق جيد و أنا مدين لك |
Sen iyi bir arkadaşsın Ray. | Open Subtitles | أنت صديق جيد يا راي |
Yani teşekkür etmek istedim. Gerçekten iyi bir dostsun. | Open Subtitles | لذا أردت أن أشكرك، أنت صديق جيد بحق |
Beni eve getirdiğin için sağ ol, Bill. Sen iyi bir dostsun. | Open Subtitles | شكراً على التوصيلة يا (بيل) أنت صديق جيد |
Teşekkürler Jeremy, Çok iyi bir arkadaşsın. | Open Subtitles | شكراً لك يا جيريمي , أنت صديق جيد |
Hayır, Sen iyi bir arkadaşsın . | Open Subtitles | لا، أنت صديق جيد. |
Hayır, Sen iyi bir arkadaşsın . | Open Subtitles | لا، أنت صديق جيد. |
Sen iyi bir arkadaşsın, Arthur. | Open Subtitles | أنت صديق جيد آرثر |
- Sağ ol. Sen iyi bir arkadaşsın. | Open Subtitles | شكراً لك ، أنت صديق جيد |
Jimmy, Sen iyi bir arkadaşsın. | Open Subtitles | جيمي، أنت صديق جيد. |
- Sen iyi bir arkadaşsın. | Open Subtitles | أنت صديق جيد |
Sen iyi bir arkadaşsın. | Open Subtitles | أنت صديق جيد |
- Sen iyi bir arkadaşsın. | Open Subtitles | أنت صديق جيد |
Acınızı paylaşıyorum. Sen iyi bir dostsun, teşekkürler. | Open Subtitles | أنت صديق جيد , شكرا |
- Sen iyi bir dostsun Peter. | Open Subtitles | أنت صديق جيد , بيتر لكن .. |
Çok iyi bir arkadaşsın. | Open Subtitles | حسنا، أنت صديق جيد جدا. |