Acaba özel eşyalarınızı... papağanınıza ya da köpeğinize verme alışkanlığınız mı var? | Open Subtitles | ...أنت لديك عادة إعطاء أشياء صريحة من ملابسك لببغائك أو كلبك الصغير؟ |
- ...başka planlarım var? - Planların mı var? | Open Subtitles | لكنّي لديّ مخطط لهذا اليوم - أنت لديك مخطط؟ |
sende bileziği çıkarmamı sağlayacak şey bende ise teslim edilmesi gereken paketlerin var. | Open Subtitles | أنت لديك ما أحتاجه لنزع السوار وأنا لديَّ الطردان اللذان تحتاج أن أوصلهما |
Ama sende, başka hiç kimsede olmayan bir şey var. | Open Subtitles | و لكن أنت لديك الشيء الذي لا يملكه أحد آخر |
Aslında, hâlâ aynı genç kız vücuduna sahipsin. | Open Subtitles | في الحقيقة أنت لديك نفس الجسد البناتي الذي لطالما امتلكتيه |
Kardeşinin çetelerle hiç alakası yoktu ama senin var. | Open Subtitles | أخاك ليس لديه أية مشاكل مع العصابات، لكن أنت لديك |
Tamam, aileniz var mı? | Open Subtitles | حسنا ، أنظر ، أنت ، أنت لديك عائلة؟ |
Yarbay Sheppard, Wraith'le uğraşta en çok deneyimi olan sensin. | Open Subtitles | كولونيل شيبرد ، أنت لديك خبرة كبيرة فى التعامل مع الريث |
Atın da mı var? | Open Subtitles | أنت لديك حتى حصان؟ |
Uçakta arkadaşın mı var? | Open Subtitles | أنت لديك صديق فيّ الداخل ؟ |
Arkadaş mı? Arkadaşların mı var? | Open Subtitles | أصدقاء , أنت لديك أصدقاء؟ |
Sakız mı var? Ver bakalım. | Open Subtitles | أنت لديك علكة اعطنى البعض |
Sakız mı var? Ver bakalım. | Open Subtitles | أنت لديك علكة اعطنى البعض |
Ve bu adamı ararken sende de aynı dertten var. | Open Subtitles | و أنت لديك نفس الأصرار في داخلك لايجاد هذا الشخص |
- Şimdi sende Mary, Joan ve Sandra var. | Open Subtitles | من الطبيعي أن تكون جميلة الآن أنت لديك ماري , جوان وساندرا |
Her kim canlı kalırsa kalsın, güç sende artık. | Open Subtitles | ليس هاماً من يخرج حياً أنت لديك القوة الآن |
Sikkeler sende ve Bollingswon'th'ü suçlamaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | أنت لديك العملات وتحاول القضاء على بولينج ثورث |
Çalışkansın, zekisin, insanlar sana saygı duyuyor ayrıca bazı yetkilere sahipsin. | Open Subtitles | أنت لامع في عملك الناس يَحترمونَك. وايضا أنت لديك وصولُ إلى بَعْض السلطاتِ. |
Dünyanın en güzel kızına sahipsin. | Open Subtitles | لم يكن عليك أن تخرَب كل شيء أنت لديك جوهرة حقيقيَة هنا |
Benim geçmişim var. senin var. | Open Subtitles | و أنا لدي ماضى ، و أنت لديك ماضى |
senin var ama. Hepimizin istediği de bu. | Open Subtitles | ولكن أنت لديك خيار وفرصة |
- Bu tip gemi tecrüben var mı? | Open Subtitles | أنت لديك خبرة كبيرة مع سفينة مثل هذ؟ |
Bu telefon görüşmesine göre derdi olan sensin. | Open Subtitles | إستناداً على هذه المكالمة أنت لديك مشكلة |