SK: Kesinlikle.Ve bu, bu ortamdaki her kişiye de tavsiye ettiğim birşey. | TED | سلمان: بالطبع. وهذا الشئ الذي أنصح به جميع الحضور ليفعلوه |
Bana çok kızgın olmasına rağmen, onu şiddetle tavsiye edebilirim. | Open Subtitles | أنصح به بشدّة، ما عدا أنّه مغتاظ منّي الآن على الأرجح |
- Duman testleri temiz çıktı. Nefes alabilirsiniz ama yine de tavsiye etmem. | Open Subtitles | القراءات كلّها سليمة، الهواء صالح للتنفس لكن ليس ما أنصح به |
Tabii onu diz çöküp selamlamak için değnek olarak kullanmayacaksan, ki bunu hepimizin yapmasını öneririm. | Open Subtitles | إلا اذا كنت ستسخدمها كعصى تتكئ عليها كما أنك ستنحني. وهو ما أنصح به جميعنا أن نفعل |
Ki şiddetle öneririm. | Open Subtitles | وذلك أمراً أنصح به بشدة |
Bir seçenek var, ama bunu tavsiye etmem. | Open Subtitles | هناك خيار واحد، ولكني لا أنصح به |
Cevap vermeyelim, ki bunu şiddetle tavsiye ediyorum. | Open Subtitles | لن نتفوه بأي شيء, وهذا ما أنصح به بشدة. |
En iyisi. tavsiye ederim. | Open Subtitles | الأفضل، أنصح به |
Kişisel tavsiye. | Open Subtitles | وأنا شخصياً أنصح به كثيراً |
Ama tavsiye etmezdim. | Open Subtitles | ولكني لا أنصح به |
Bunu bütün hastalarıma tavsiye etmeliyim. | Open Subtitles | يجب أن أنصح به جميع مرضاي. |
Yapılmasını tavsiye edemeyeceğim kadar riskli. | Open Subtitles | إلى الحد الذي لا أنصح به |
tavsiye etmem. | Open Subtitles | انا لا أنصح به |