Sonra fark ettim ki, başta Congo'ya, Angola'ya, Bangladeş'e fotoğraf çekmek için gitmemiştim. | TED | ومن ثم أدركت، أنني لم أذهب أبدًا إلى الكونغو أو أنغولا أو بنغلاديش لالتقاط الصور. |
Birkaç yıl sonra 1997'de... ...gizli bir şekilde kanlı elmasları araştırmak için Angola'daydım. | TED | حتى بضع سنوات في وقت لاحق، وأنها الآن في 1997، وأنا في أنغولا سرية التحقيق الماس الملطخ بالدماء. |
Bir örnekle ifade etmek gerekirse: Tek başına Angola'nın petrol gelirleri yılda 50 milyar doları buluyorken, | TED | فقط لأعطيكم مثالاً واحداً: أنغولا لوحدها تحصل على 50 مليار دولار سنوياً من عائدات النفط. |
Bu bitkinin adı Weltwitschia, ve sadece denizden gelen sisten nemi çekmek için eşsiz bir şekilde adapte olduğu Namibia ve Angola kıyılarında yaşıyor. | TED | هذا النبات يُسمى فولتشيا و يعيش فقط في مناطق في ناميبيا الساحلية و أنغولا حيث يتكيف بشكلٍ فريد لتجمع الرطوبة القادمة من ضباب البحر |
John Chancler, Angola hapishanesinde Willie O'Keefe'nin hücre arkadaşıydı. | Open Subtitles | وكان جون شانكلير رفيق الزنزانة مع ويلي أوكيف في أنغولا |
Angola Lousiana'da tecavüz ve uyuşturucudan yatmış. | Open Subtitles | عَمِلَ بَعْض الوقتِ في أنغولا في لويزيانا للإعتداء الجنسي، مخدرات. |
El Salvador, Angola, Çeçenistan ve Sri Lanka gibi yerlerde, örnek mücadele veren yardım gruplarına. | Open Subtitles | مجموعات شبكات المساعدة لشقّ طريقا عبر الأزمات مثل السلفادور، أنغولا الشّيشان، سريلانكا |
Angola'da iç savaşın yeniden başladığını bilmelisiniz. | Open Subtitles | يجب أن تعرفوا أن الحرب الأهلية اندلعت فى أنغولا من جديد. |
2002'de, General Augustin Bizimungu Angola'da yakalandı ve Tanzanya'daki BM Savaş Suçları Mahkemesine nakledildi. | Open Subtitles | في عام 2002, الجنرال أوغسطين بيزيمونقو أُسِرَ في أنغولا ونُقِلَ الى محكمة جرائم حرب الأمم المتّحدة في تانزانيا |
16 yaşımdayken, Angola'da öldü. | Open Subtitles | لقد ماتت في أنغولا عندما كان عمري 16 عاماً |
Angola, Somali, Mozambik, Nikaragua ve Sierra Leone'de de üçer görev yaptı. | Open Subtitles | وثلاث كلا من أنغولا, الصومال, موزمبيق نيكاراغوا و سيرا ليون |
Bazı istihbaratlar üzerine ismini bulduk ve onu Angola'da izledik. | Open Subtitles | إسمـــه ظهر في بعض المحادثات التي وجدناها في أنغولا |
Angola'da mayıs ayında patlak veren pnömonik veba salgınında 319 kişi öldü. | Open Subtitles | 319شخصا ماتوا في أنغولا خلال إنتشار طاعون رئوي هناك. مجموع القتلى حوالي 319. |
Batı Angola'daki olay, ABD'nin güvenliğine karşı acil ve büyüyen bir tehlikeydi. | Open Subtitles | الموقف الذي حدث في غرب أنغولا كان تهديدًا ملحًا ومتناميًا للأمن القومي للولايات المتحدة |
Burası yasadışı elmas ticaretinin yapıldığı Angola'nın UNITA (Angola'da siyasi bir parti) kontrolündeki bölgesi. | TED | هذه المنطقة كانت مركزا للتجارة غير المشروعة بالماس من المنطقة التي يسيطر عليها UNITA في أنغولا |
Bundan önce Bulaşıcı Hastalıkları Önleme, Saptama ve Kontrol Etme Amaçlı Ulusal Merkezi yönetti ve bundan önce de Angola ve Sierra Leone'de tifüs ve sarı humma ile mücadele etti. | Open Subtitles | قبل ذلك كان يدير المركز الوطني للتأهب والإكتشاف ومراقبة الأمراض المعدية في مركز السيطرة على الأمراض وقبل ذلك كان يكافح التيفوس والحمى الصفراء في أنغولا وسيراليون |
Buna, Angola'da sahte plaka basmaktan daha fazla para veriyorlar. | Open Subtitles | يدفع لنا أكثر من الذي كنا نأخذه لعمل لوحات الرخصة في "أنغولا" |
Angola zor zamanda satmak üzere madenlerini saklıyor. | Open Subtitles | أنغولا" تحتفظ بهم" في مجمعاتهم المحاطة بالبُرك العميقة |
Angola zor zamanda satmak üzere madenlerini saklıyor. | Open Subtitles | أنغولا" تحتفظ بهم" في مجمعاتهم المحاطة بالبُرك العميقة |
Eğer söylemezsen de seni Angola'ya gönderecek. | Open Subtitles | و إن لم ترد، سترسلك إلى أنغولا |