Annesiyle babası ayrılmış. O yüzden bütün vaktini bizim evde geçiriyormuş. | Open Subtitles | والديها أنفصلا لهذا تقضي معظم الوقت في منزلنا |
Söylenen o ki, bir kez birleşmiş olanlar okyanus ya da zaman tarafından ayrılmış olsalar dahi her zaman yeniden birleşeceklerdir. | Open Subtitles | يقال إنه بمجرد إتحادهما وحتى إذا أنفصلا بالمكان أو بالزمان إنهما سوف يتحدا مجدداً. |
Dylan ve Asher a-y-r-ı-l-m-ı-ş ayrılmış. | Open Subtitles | لقد سمعت أن أشر وديلان قد أنفصلا |
Sanırım Ben'e asılıyormuş bu yüzden Lynn ondan ayrılmış. | Open Subtitles | اظن أنها كانت تتحرّش به, لهذا السبب هي و (لين) أنفصلا. |