Ama yine de seni kurtarmaya çalıştı ve sen bunun için onu öldürdün. | Open Subtitles | لكنها حاولت أنقاذك بأي طريقة وأنت قمت بقتلها |
Yani hem o seni kurtarmaya çalışıyor hem de sen onu kurtarmaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | هي تحاول أنقاذك و أنت تحاول أنقاذها |
Söz veriyorum seni kurtarmaya çalışmayacağım. | Open Subtitles | وأنا أعد , أنني لن أحاول أنقاذك. |
İçindeki ateşin esintisini hatırla. Dışarıda yaşamını kurtaracaktır. | Open Subtitles | تذكر بأن نفسك الناري لا يستطيع أنقاذك هناك |
İstesem bile şu anda seni kurtarmam mümkün değil. | Open Subtitles | فلست قادر على أنقاذك الان حتى لو رغبت بذلك |
Aslına bakarsan buraya seni kurtarmaya geldim. Kurtarılmaya ihtiyacım olduğunu fark etmedim. | Open Subtitles | بالواقع، أنا هنا محاولاً أنقاذك أنت |
Seni kurtarmaya çalışıyordu, anlıyor musun? | Open Subtitles | لقد كان يحاول أنقاذك أترى؟ |
Seni kurtarmaya çalışıyordu, anlıyor musun? | Open Subtitles | لقد كان يحاول أنقاذك أترى؟ |
Annem seni kurtarmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | أمي كانت تحاولُ أنقاذك |
Seni kurtarmaya çalıştım. | Open Subtitles | لقد حاولتٌ أنقاذك |
- Selde seni kurtarmaya çalışırken öldüm Robert buralar hasta ama beraber burayı iyileştireceğiz. | Open Subtitles | لقد مُت فى محاولة أنقاذك فى الفيضان (روبرت). هذا المكان مريض. معاً ، سنعالجه. |
Seni kurtarmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول أنقاذك أنت |
Seni kurtarmaya çalıyordum. | Open Subtitles | حاولت أنقاذك. |
İçindeki ateşin esintisini hatırla. Dışarıda yaşamını kurtaracaktır. | Open Subtitles | تذكر بأن نفسك الناري لا يستطيع أنقاذك هناك |
Beni seni kurtarmam için ikna ettikten sonra. | Open Subtitles | بعدما حثًنى على أنقاذك |