| Bir kez hayatımı kurtardın. Şimdi kendininkini kurtar. | Open Subtitles | لقد أنقذتِ حياتي يوماً، و الآن أريدكِ أن تنقذي نفسك |
| Onun hayatını kurtardın. Başladığın işi bitirmen gerek. | Open Subtitles | أنتِ أنقذتِ حياته فعليكِ انهاء ما بدأتيه |
| Bence sen bildiğin tek yöntemle hayatını kurtardın. | Open Subtitles | أظنّ أنّك أنقذتِ نفسك بالطريقة الوحيدة التي تعرفين |
| Azgın bir atın önünden bir bebeği kurtardığını düşününce! | Open Subtitles | بمجرد التفكير أنكِ أنقذتِ طفلاً من ذاك الحصان الهائج |
| O kişi sendin, onu vazgeçiren sendin. Onun hayatını kurtarmıştın. | Open Subtitles | لقد جعلته يرحل لقد أنقذتِ حياته |
| Siz beni dün o intihar bombacısından kurtardınız. | Open Subtitles | فقد أنقذتِ حياتي بالأمس من تلك الانتحاريّة. |
| Hayatını kurtardın. - İlaçlı komada tutuluyor. | Open Subtitles | أنقذتِ حياته إنه محفوظ في غيبوبة اصطناعية |
| Hayatını kurtardın. Hayatını sana borçluyuz. | Open Subtitles | لقد أنقذتِ حياتها ، نحن مدينون لكِ بكلّ شئ |
| Bu sabah hayatımı kurtardın ve bu uğruna kadeh kaldırmayı hak ediyor her ne kadar gerçek bir düğün olmasa bile. | Open Subtitles | الصباح هذا حياتي أنقذتِ نخباً يستحق وهذا حقيقيّاً زواجاً يكن لم ولو حتى |
| Her ailenin yapacağı şeyi yaptın. Çocuğunu kurtardın. | Open Subtitles | حسناً، لقد فعلتِ ما ستفعله أيّ أمّ لقد أنقذتِ ابنتكِ |
| Tamam,hayatımı kurtardın teşekkürler. | Open Subtitles | حسناً. لقد أنقذتِ حياتي ولهذا، شكراً لكِ |
| Eğer o kız kamyonun içindeyse, onun hayatını kurtardın. | Open Subtitles | إذا كانت الفتاة داخلها، فقد أنقذتِ حياتها. |
| Bir kadını delirmenin eşiğinden kurtardın ve tüm söyleyeceğin "güzel" mi? | Open Subtitles | لقد أنقذتِ امرأة من الجنون ،وتقولين إن هذا جيد؟ |
| Bunun yerine sen... Hayatımı kurtardın. Bu da şunu fark etmemi sağladı... | Open Subtitles | بل أنقذتِ حياتي بدلاً من ذلك مما جعلني أدرك أن الناس قد ينضجون |
| Hayatımı kurtardın. Karşılığını asla geri ödeyemem. | Open Subtitles | لقد أنقذتِ حياتي، ولن أقدر على ردّ هذا الجميل لكِ أبدًا. |
| Cat, ne yapman gerekiyorsa yap. Birçok hayat kurtardın. | Open Subtitles | لقد فعلتي ما كان عليكِ فعله أنقذتِ عشرات الأرواح |
| Sen kendini kurtardın. Ben sadece yardım ettim. | Open Subtitles | أنتِ أنقذتِ نفسكِ بالكامل تقريباً كنتُ هناك للمساعدة فحسب |
| Sana çok şey borçluyum, hayatımı kurtardın. | Open Subtitles | أنا أمزح فقط أنا مدينة لكِ، فلقد أنقذتِ حياتي |
| Ve bildiğim bir diğer şey kendinden çok daha fazla hayatı kurtardın. | Open Subtitles | و شئ أخر أعلمه أنكِ أنقذتِ الكثير من الحيوات أكثر من مجرد حياتك |
| -Yani, önümüzdeki iki saat boyunca o adamın hayatını nasıl kurtardığını mı dinleyeceğim? | Open Subtitles | كيف أنقذتِ حياة ذاك الرجل طيلة الساعتين القادمتين ؟ |
| - Hayatımı kurtarmıştın. | Open Subtitles | لقدْ أنقذتِ حياتي |
| Yani benim hayatımı kurtarmış oldun. | Open Subtitles | ذلك يعني أنك أنقذتِ حياتي للتو |
| Keşi sen kurtarmışsın gibi yap ama ikimiz de kararın bana ait olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | لنزعم أنك أنقذتِ ذلك المدمن، لكن كلانا يعلم أن هذا كان بإرادتي |
| Birinin hayatını kurtardığına oldukça eminim. | Open Subtitles | أنا متأكدة جداً من أنك أنقذتِ حياة أحدهم |