ويكيبيديا

    "أنك تكرهين" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • nefret ettiğini
        
    • nefret ediyorsun
        
    Sen gelme, Adela, kurumlardan nefret ettiğini biliyorum. Open Subtitles لا تَجيئي يا أديلا أعرف أنك تكرهين المراكز التعليمية
    Ve yapabileceğin hiçbir şey olmadığını düşünmekten nefret ettiğini biliyorum. Open Subtitles وأعلم أنك تكرهين الشعور وكأنه لا يوجد ما تفعلينه
    Hayır, evinden nefret ettiğini biliyorduk, bu yüzden dekorasyon yaptık. Open Subtitles لا ، لقد علمنا أنك تكرهين شقتك، لذا جددناها.
    Jackie, Fez'den hoşlandığın için Patty'den nefret ettiğini hiç düşündün mü? Open Subtitles جاكي) ألم تعتقدي مطلقا ربما) (أنك تكرهين (باتي) لأنك تحبين (فاز
    - O casustan nefret ediyorsun sanıyordum. Open Subtitles أعتقدت أنك تكرهين تلك الجاسوسة
    - Böyle burnumu sokmamdan nefret ettiğini biliyorum. - Sorun değil. Open Subtitles أعلم أنك تكرهين تدخلي هكذا - لا بأس بذلك -
    Onunla iş yapmaktan nefret ettiğini biliyorum, ama bunu benim için yapar mısın lütfen? Open Subtitles -أعرف أنك تكرهين التعامل معه ، لكن اتصلي لأجلي
    Buradan nefret ettiğini sanıyordum. Open Subtitles لقد إعتقدتُ أنك تكرهين هذا المكان.
    Bu işten nefret ettiğini biliyorum ama yarın geceden itibaren bu işi çok çok seveceksin. Open Subtitles أعلم أنك تكرهين هذا العمل وكل ذلك ...ولكن ليلة الغد ستكون أفضل وظيفة أطلاقاً
    - Sakaldan nefret ettiğini biliyor mu bari? - Hayır. Open Subtitles أجل ، و هل يعرف أنك تكرهين اللحية ؟
    - Sakaldan nefret ettiğini biliyor mu bari? - Hayır. Open Subtitles أجل ، و هل يعرف أنك تكرهين اللحية ؟
    Mahkemede olmaktan nefret ettiğini biliyorum. Open Subtitles ‫أعرف أنك تكرهين ‫التواجد في البلاط
    (Kahkahalar) "Ama blogunu okuyorum ve plak şirketinden nefret ettiğini biliyorum. TED (ضحك) "ولكن قرأت المدونة الخاصة بك، وأنا أعلم أنك تكرهين الشركة الخاصة بك.
    Buradan nefret ettiğini biliyorum. Open Subtitles أعلم أنك تكرهين البقاء هنا
    Burada kustuğun için buradan nefret ettiğini sanıyordum. Open Subtitles ظننت أنك تكرهين هذا المكان
    Bundan nefret ettiğini biliyorum. Open Subtitles أعلم أنك تكرهين ذلك
    Bebeklerden nefret ettiğini biliyorum. Open Subtitles أعرف أنك تكرهين الأطفال
    Futboldan nefret ettiğini sanıyordum. Open Subtitles أعتقدت أنك تكرهين كرة القدم
    derken? Senin özel hayatınla ilgili şeyler söylememden nefret ediyorsun... Open Subtitles أعرف أنك تكرهين أن أقول أشياء عن حياتك
    Bak Laurel, biliyorum söylenmekten nefret ediyorsun ama bu şehir değişti, artık zehirli... ve koridolarda sosyalleşmek yanlış anlaşılabilir. Open Subtitles انظري لورال أعلم أنك تكرهين أن يتم أمرك بشيْ لكن هذه المدينة تغيرت وأصبحت مسمومة والتواصل الإجتماعي مع أشخاص بالحزب الآخر
    Hayır. Yani doğru işte. Fez'in senden başka birine sulandığını görmekten nefret ediyorsun. Open Subtitles لا ، أعني إنه صحيح أنك تكرهين أن يتودد (فاز) لفتاة غيرك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد