Eğer suikastçıları benim gönderdiğimi düşünüyorsan, buraya geldiğinde seni köşeye sıkıştırmalarına izin verebileceğimi unutma. | Open Subtitles | أعني تظن أنني أرسلت قتلة عليك أن تفهم حينما تأتي هنا فهنالك فرصة قد أريد موافقة على تطويقها |
Sana davetiye gönderdiğimi hatırlamıyorum ama keyfini çıkarmana sevindim. | Open Subtitles | لا أتذكر أنني أرسلت لكَ دعوة لكن أنا مسرور لتمتعك بها |
Birini gönderdiğimi biliyordu. İsimler onda yok. | Open Subtitles | إنه يعلم أنني أرسلت أحداً ، لا يعرف أسماء |
Tek bildiğim, Clary'yi karakola senin yanına yolladım. | Open Subtitles | كل ما أعرفه هو أنني أرسلت كلاري إلى مركز الشرطة لك |
Tek bildiğim, Clary'yi karakola senin yanına yolladım. | Open Subtitles | كل ما أعرفه هو أنني أرسلت كلاري إلى مركز الشرطة لك |
Doktoru benim gönderdiğimi ona söyleme. | Open Subtitles | لا تخبرها أنني أرسلت في طلب الطبيب |
Laura'yı gönderdiğimi, buranın babasına ait olduğunu biliyor. | Open Subtitles | هي تعلم أنني أرسلت "لورا" إلى هنا وتعلم أن أباها يمتلك المكان. |
Videoları çoktan gönderdiğimi sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أنني أرسلت الفيديوهات بالفعل. |
Kullanıcılarım her kişisel mesajı ve maili Birleşik Devletler hükümetine gönderdiğimi sanıyor. | Open Subtitles | مستخدميَّن يعتقدون أنني أرسلت كل الرسائل و كل رسالة بريد إلكترونية شخصية إلى حكومة "الولايات المتحدة" |
Ona yanlışlıkla şey resmi gönderdiğimi de unutmayalım. | Open Subtitles | ناهيك عن أنني أرسلت له صورة حميمة عن طريق الخطأ... |
Sizi eve gönderdiğimi sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أنني أرسلت لك المنزل. |
Bunu benim gönderdiğimi mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظنين أنني أرسلت لكِ هذه؟ |
Bunu benim mi gönderdiğimi düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظني أنني أرسلت هذا؟ |
Bunu benim gönderdiğimi mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظني أنني أرسلت هذا؟ |