...her şeyi anlamaya hazır olduğumu, ama artık bir anlamı yok. | Open Subtitles | و أنني مستعد لتفهم أي شيء يحصل ولكن لا يبدو الأمر صائباً |
Tabii ilk başta almak istemedi, ama kavga etmek için hazır olduğumu söyledim. | Open Subtitles | لم يأخذ الأمر ببساطة و لكنني قلت له أنني مستعد للشجار |
Zayıf güneş politikasını desteklemeye hazır olduğumu söylerim. | Open Subtitles | سأخبره أنني مستعد لدعم قانونه حول الطاقة الشمسية. |
Ama "hazır değilim" dediğimde... | Open Subtitles | لكن عندما قلت " أنا لا أعتقد أنني مستعد .." |
Açıkçası hazır olduğuma bile emin değilim. | Open Subtitles | ساخبرك الحقيقة أنا لست واثقا أنني مستعد حتى |
Komite Başkanı'na söyle, çıkmaya hazırım. | Open Subtitles | أخبر رئيس اللجنة أنني مستعد للمثول أمامهم |
Oh, buna hazır mıyım bilmiyorum. | Open Subtitles | أوه، لا أعتقد أنني مستعد لذلك. |
Her kime çalışıyorsan, anlaşmaya hazır olduğumu söyle. | Open Subtitles | أخبر من تعمل لصالحه أنني مستعد لإبرام صفقة |
hazır olduğumu sanmıştım ama değilim. | Open Subtitles | توقعت أنني مستعد لكني لست كذلك |
Daha büyük bir göreve hazır olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنني مستعد لتنفيذ مهمات أكبر |
Onu görmek için hazır olduğumu sanmıştım. | Open Subtitles | لا أستطيع ظننت أنني مستعد لرؤيتها |
Şimdi hazır olduğumu düşünüyorum. Hey. Hey. | Open Subtitles | أظن أنني مستعد الآن اسمع, أنا حقا آسفة |
Ben ot içmeye gerçekten hazır olduğumu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنني مستعد حقاً لتدخين الحشيش |
Ot içmeye hazır olduğumu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنني مستعد حقاً لتدخين الحشيش |
Sürekli daha fazlası için hazır olduğumu söyleyip duruyorsun. | Open Subtitles | تستمرين بقول أنني مستعد للمزيد |
G.C.O.'ya henüz hazır olduğumu sanmıyorum. | Open Subtitles | لست متأكداً من أنني مستعد لـ(فريق العدالة الأمريكية) بعد |
hazır olduğumu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن أنني مستعد |
Şimdi hazır olduğumu düşünüyorum. | Open Subtitles | أظن أنني مستعد الآن |
Seninle bir kız arkadaş gibi konuşmaya hazır değilim o yüzden seninle kız arkadaş gibi konuşmadan önce beni durdur. | Open Subtitles | لا أظن أنني مستعد للتكلم معك ... كصديقة لذا أوقفني فقط قبل أن أتكلم .معك كصديقة |
Üzgünüm, Sherry, sadece ciddi bir ilişki yaşamaya hazır değilim. | Open Subtitles | آسف يا (شيري)، إنني فقط لا أشعر أنني مستعد لعلاقة حقيقية |
Ben sana eşlik etmeye hazır olduğuma inanıyorum | Open Subtitles | أعتقد أنني مستعد تماما لمرافقتك |
Axe Capital'la 7 gün 24 saat başa çıkmaya hazırım. | Open Subtitles | لكنك تعلم أنني مستعد للتعامل مع (أكس كاب) على مدار الساعة |
Kanka, buna hazır mıyım bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنني مستعد لهذا |