tuhaf olduğunu düşünebilirsin ama hayatımda ilk defa kendimi bu kadar iyi hissettim. | Open Subtitles | قد تعتقد أنه غريب لكنها هي المرة الأولى في حياتي اشعر فيها بأني على حق |
Herkes onun farklı ve tuhaf olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | الجميع يقولون أنه غريب الأطوار الجميع يقولون أنه غريب |
tuhaf olduğunu biliyorum ama en son kalan akrabamın o olduğu fark etmiş miydin? | Open Subtitles | أعلم أنه غريب لكن هل تدرك أنه الوحيد الذي تبقى لي ؟ |
Biliyorsun, ona tuhaf bir şeymiş gibi davranmamalıydın. Evet... | Open Subtitles | ما كان لك أن تقول له أنه غريب الأطوار .. |
Sadece kuşları yememizin ne kadar garip olduğunu düşünüyordum da. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر فقط في كيف أنه غريب أننا نأكل الطيور |
Debra, düşündüm de o kaseti tutmanın tuhaf olduğunu şimdi anlıyorum. | Open Subtitles | حسنا. ديبرا، انا كنت أفكر ... وأنا أفهم الآن أنه غريب كيندا |
Sadece bunun çok tuhaf olduğunu söylüyorum hepsi bu. çok | Open Subtitles | أقول أنه غريب فقط، ذلك كل ما في الأمر |
tuhaf olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | . أعلم أنه غريب |
- tuhaf olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنه غريب. |
tuhaf bir adam olsa gerek, sizce de öyle değil mi? | Open Subtitles | أنه غريب الأطوار, ألاتظنين ذلك؟ |
Burası biraz tuhaf bir yer, bilemiyorum. | Open Subtitles | أنه غريب قليلاً لا أعرف |
Bence tuhaf bir şey. | Open Subtitles | أظن أنه غريب. |
- Evet, o yüzden bu kadar garip olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | -نعم لهذا ظننت أنه غريب |