Bu adamı sorgulamanız gerektiğini düşünmüyor musunuz ? Onun yaptığını sanmıyorum. | Open Subtitles | إستجوبوا هذا الرجل أنا لا أعتقد أنه فعلها |
Benim hiçbir şeyi reddettiğim falan yok! Onun yaptığını düşünmüyorum! | Open Subtitles | أنا لا أرفض النظر إليها , ولكن لا أعتقد أنه فعلها |
Onun yaptığını biliyorum. Ofisine gittim. Aynı kokuyu sürmüştü. | Open Subtitles | لقد فعلها، أعلم أنه فعلها ذهبت لمكتبه، أنه يضع نفس الكولونيا |
Eğer bilim yaptığını söylüyorsa, yapmıştır. | Open Subtitles | إن قال العلم أنه فعلها, فإنه فعلها. |
Bunu düşünmek için 19 yılını harcadın, ama bu işi onun yaptığı dışında makul bir cevap üretemedin. | Open Subtitles | كان لديك 19 سنة للتفكير بذلك ، وأنت لم تجد أي إجابة إلا أنه فعلها ؟ |
onun yaptığına inanmak istiyorum çünkü böylece nefret edebileceğim biri oluyor. | Open Subtitles | أريد التصديق أنه فعلها لأنه بتلك الطريقة سيكون لدي شخص أكرهه. |
Şüphe götürmez şekilde onun yaptığından emindik ama davadan beraat etti. | Open Subtitles | لكننا عبثنا بالحمص النووي نعرف أنه فعلها أبعد من ظل الشك |
Onun yaptığını anlarsanız icabına orada mı bakacaksınız? | Open Subtitles | ,إذا اكتشفتما أنه فعلها فهل ستتخلصان منه هناك؟ |
Bunu Onun yaptığını düşünmüyorsun. | Open Subtitles | أنتِ لا تظنين يقيناً أنه فعلها |
Onun yaptığını düşünmüyorum. Yeni birşeyler buldun mu? | Open Subtitles | لا أعتقد أنه فعلها |
Bu, Onun yaptığını göstermez. | Open Subtitles | أجل لكنه لا يعني أنه فعلها |
Onun yaptığını düşünüyorsun. | Open Subtitles | أنت تظن أنه فعلها. |
- Onun yaptığını hiç söylemedim. | Open Subtitles | لم أقل أبداً أنه فعلها. |
Ama Onun yaptığını biliyorlar. | Open Subtitles | لكنك تعرف أنه فعلها. |
Onun yaptığını düşünmüyoruz. | Open Subtitles | لا نعتقد أنه فعلها |
Odell onu öldürdü. Onun yaptığını biliyorum. | Open Subtitles | لقد قتلها، أنا أعلم أنه فعلها |
Ben de Onun yaptığını biliyorum. | Open Subtitles | وأنا أعرف أنه فعلها. |
Onun yaptığını sanmıyorum. | Open Subtitles | - جيفرسون" لا أعتقد أنه فعلها |
Onun yaptığını sanmıyorum. | Open Subtitles | - جيفرسون" لا أعتقد أنه فعلها |
Muhtemelen o yapmıştır. | Open Subtitles | ليس من الصعب تخيل أنه فعلها |
- Söylediği her şeyden onun yaptığı ortada. | Open Subtitles | كل شيئ حول هذا الرجل يقول أنه فعلها |
Hala, bu işi onun yaptığına inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا مازلت لا أصدق أنه فعلها |
Kızın sevgilisinin de öyle olduğunu sanıyordu ama onun yaptığından da emin değilim. | Open Subtitles | لقد اعتقد بأن صديقها مشتبه أيضاً لكني لست متأكداً أنه فعلها هو الآخر |