"أنه فى" - ترجمة من عربي إلى تركي

• bir
• olduğunu
• içinde

bir evde katillerle birlikte ve tehlikede olduğunu bilmesi gerekir.
. إنه فى المنزل مع القتلة ويعلم أنه فى خطر

Ve eğer ona bir şey olursa bunu okuyup... sana vermemi istedi.
وتعليماته كانت أنه فى حالة حدوث شىء له فعلى قرائته واعطائه لك

Benim etkileyici bulduğum şey se, gerçekte hiç bir anlamının olmaması.
وما يجعله مشوّقا للغاية أنه فى الواقع لا يعنى أى شىء

Ki savaşta insanların bu inançla harekete oldukça eğilimli olduğunu düşünüyorum.
الأمر الذى أعتقد أنه فى الحرب يميل الناس لفعله بسهولة تامة

Herhangi biri olduğunu düşünmüyorum. Sanırım o sokakta yaşayan biri.
لا أعتقد أنه مجرد أى شخص أنه فى نفس الشارع

Galiba, bu işin içinde onur duyacak bir şey olmadığını sonunda anladın.
أعتقد أنه فى النهاية أنت تعرف أنه لا يوجد شرف فى هذا.

bir gün, Mary’nin bilgisayarının bozulup elmayı renkli gösterdiğini düşünün.
تخيل الآن أنه فى يوم ما، حدث عطل فى الشاشة العرض التى تشاهدها مارى و تظهر تفاحة ملونة

bir bakıyorsunuz, beyaz bir avcı olmuş sonra aniden her şey kararıyor ve birden ortaya, Doktor Livingstone olarak çıkıyor diye tahmin ediyorum?
أتعلم أنه فى دقيقة قد يكون مثل تريدرهورن بنفسه وفجأة يسود الظلام ليخرج منه مرتديا مثل د.ليننفستون

Hadi oradan be, birisiyle iyi bir uyku çekebilirsiniz dedim ya.
لقد قلت أنه فى الإمكان أن تحظى بنوم جيد عليهم

Her şeye rağmen, savunma son anda bir tanığın ortaya çıktığını öğrendiğinde sevinecektir.
و مع ذلك ، فالدفاع سيكون مسرورا ليعرف أنه فى آخر لحظة ، ظهر شاهدا

Herkesin evliliği cehennem olarak gördüğü bir çağda...
أنا مندهش أنه فى مرحله من العمر نعتقد فيها تقريبا أن الزواج عباره عن جحيم

16 ekimden 20 ekime kadar ortalama bir Moskovalı şehrin birkaç gün içinde düşeceğini hesap ediyordu.
حقيقةً أتذكر أنه فى الفتره الواقعه بـيـن 16 أكـتـوبـر و 20 أكـتـوبـر

Of, Sana ilk aradan soldan üçüncü oda olduğunu söylememiş miydim?
،ألم أقل أنه فى الدور الأول الباب الثالث إلى اليسار ؟

Şimdi yine tehlikede olduğunu anlatıyordu. Biz de onu bu tehlikeden kurtaracağız.
إنه يقول ليّ الآن أنه فى خطر، و علينا أنّ ننقذه منه.

Roy'dan birkaç haftadır haber alamadım. Hala denizde olduğunu umuyorum.
إننى لم أسمع شىء عن روى منذ بضعة أسابيع . أعتقد أنه فى البحر

Ben de tanımıyorum. 80 yaşında olduğunu duydum.
ولا أنا أيضا سمعت أنه فى الثمانين من عمره

Şu anda meteliksiz olduğunu söylüyorsun aslında.
ما تحاول قولة حقاً أنه فى الوقت الحالى , أنت فقير