Orada olduğunu kabul etmeden bize de bir şey söyleyemiyor. | Open Subtitles | لكن لا يستطيع أن يخبرنا دون الإعتراف أنّه كان هناك. |
- Araçta bir şey bulmuşlar mı? - Cinayetle alakalı bir şey yok, ama en azından dün gece Orada olduğunu gösterir. | Open Subtitles | لا شيء يربطه بجريمة القتل، لكنّه يعني أنّه كان هناك الليلة الماضية. |
Yoksa Orada olduğunu fark ederdim. | Open Subtitles | وإذا فعلت كذلك، لم ألاحظ أنّه كان هناك. |
Orada olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | أنّي آسفة، لم أكن أعرف أنّه كان هناك. |
Orada olduğundan emin misin? | Open Subtitles | -وأنتِ متأكدة أنّه كان هناك . |
Hayır, hatta Orada olduğunu dahi bilmiyordum. | Open Subtitles | كلا، لم أعرف حتّى أنّه كان هناك. |
Orada olduğunu çok az kişi biliyordu. | Open Subtitles | أشخاص قلّة عرفوا أنّه كان هناك. |
Orada olduğunu biliyordum ve sanırım onu tanıyordum. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}،عرفتُ أنّه كان هناك ممّا يعني أنّني عرفته. |
Harlem gençlik klübü dün gece Orada olduğunu teyid etti. | Open Subtitles | نادي "شباب (هارلم)" قال أنّه كان هناك الليلة الماضية. |
Bütün gece Orada olduğunu söylediler. | Open Subtitles | قالوا أنّه كان هناك كلّ ليلة. |
Orada olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | علمت أنّه كان هناك. |
Orada olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | -لم أكن أعرف أنّه كان هناك . |