Fakat sonra, insanların EKT üzerinde aşırı olumsuz düşünceleri olduğunu görünce deneyimini paylaşmaktan vazgeçti. | TED | ولكن عندما أدركت أنّ لدى الكثيرين انطباعاً سلبياً عن العلاج بالصدمات الكهربائية، توقفت عن مشاركة تجربتها. |
Gerçekte kim olduğunu öğrenmeliyim. FBI'ın yüz tanıma yazılımının olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | عليّ أن أعرف حقيقتها، و أعرفُ أنّ لدى المباحث الفيديرالية برنامج لتحديد الوجوه |
Bunu tekrar söylersen, FBI'ın sigortasına dişin dahil olduğunu umsan iyi olur. | Open Subtitles | فلتهدئ، يا رجل المطر. ادعه بذلك مُجددّاً، ومن الأفضل أن تأمل أنّ لدى الفيدراليين تأمين أسنان جيّد. |
İlaç şirketinin kimsenin bilmediği bir sihirli tümör asası mı var sanıyorsun? | Open Subtitles | أتظنّين أنّ لدى الشركة عصا سحريّةً لعلاجِ الأورام لا يعرف بها أحد؟ |
Diyelim ki yeni evli biri yanlışlıkla, yeni karısının veya kocasının büyük meblağlı bir yatırım hesabı olduğunu öğreniyor. | Open Subtitles | هَب أنّ زوجاً حديثاً... اكتشف مصادفة أنّ لدى زوجه أو زوجته حساب ادّخار فيه أموال طائلة |
Yapabilirdin ama ikimiz de Haven'ın bir cazibesi olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | يمكنكِ ذلك، لكن أنا وأنتِ نعرف أنّ لدى "هايفن"... سحراً |
Patty'nin Adalet Bakanlığı'nda bağlantıları olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | إننا نعرف أنّ لدى (باتي) إتّصالاتها بوزارة العدل |
Millenium'um elinde yayınlanacak bir şeyler olduğunu varsayarsak ellerinde ne olabilir? | Open Subtitles | "لو افترضنا أنّ لدى "الألفيّة ... ماستنشره ماذا يمكن أن يكون لديهم إذن ؟ ... |
Greg'in cinayete dair sağlam bir tanığı olduğunu sanıyordum | Open Subtitles | إعتقدتُ أنّ لدى (غريغ) عذر غياب سليم عن قتلها |
Dava açtık ama JRP, Lisa'nın önceden bir hastalığı olduğunu iddia etti. | Open Subtitles | رفعنا قضيّة (لكن "جي آر بي" إدّعى أنّ لدى (ليزا مرض موجود من قبل |
Geoff'in susam yağına alerjisi olduğunu biliyordun. | Open Subtitles | كنتِ تعرفين أنّ لدى (جيف) حساسية تجاه زيت السمسم |
Wellington, Chloe'nin Beamount Otel'de bir süiti olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال (ولنجتون) أنّ لدى (كلوي) جناح في فندق "بومونت" |
Evet. Marshallın sabıka kaydı olduğunu biliyor muydun ? | Open Subtitles | أكنتِ تعلمين أنّ لدى (مارشال) سجل جنائي؟ |
Jay'in bazı kişilerle kanlı bıçaklı olduğunu duydum. | Open Subtitles | إذن سمعت أنّ لدى (جاي) ضغائن مع بعض الناس. -حقاً؟ |
Pelant'ın niyeti ve fırsatı olduğunu ortaya çıkartırsak Caroline'a bunu cinayet sebebi olarak sunabiliriz. | Open Subtitles | لو وجدنا أنّ لدى (بيلانت) الوسيلة والفرصة، فإننا سنُخبرها حول الدافع. |
Hepinizi Lechero'nun etrafında görüyorum. Scofield'ın kesin kaçış planı var. | Open Subtitles | أراكم تكمنون حول (ليتشيرو) حتماً أنّ لدى (سكوفيلد) خطّة للهرب |
Görünüşe göre, bu adamların afişimizi asmamızla ilgili sorunları var. | Open Subtitles | حسنٌ، يبدو أنّ لدى هؤلاء مشكلة بخصوص رفعنا للافتة |
Bence yanılıyorsun. Bence onun bir vizyonu var. | Open Subtitles | أعتقد أنّكِ مخطئة، أعتقد أنّ لدى الرجل نظرة مستقبلية. |
Dışarıya çıkın ve bölgeyi atlı polislerle kuşatın ayrıca unutmayın, herkesin telefonlarında kamera var ve hepsi CNN'e çıkmak istiyor. | Open Subtitles | وحددوا معياراً مع الخيول الزرقاء وتذكروا أنّ لدى الجميع هاتفاً ذا كاميرا |