bu piçler hakkında tek bildiğim, hızlı, iğrenç ve aç olmaları. | Open Subtitles | كلّ الذى أعرفه أنّ هؤلاء الملاعين يتميزون بالسرعه وهم خطيرون وجوعى |
bu insanlar her türlü özgürlüğe sahiptiler, hükümetlerini seçmeye her türlü hakları vardı. | Open Subtitles | أنّ هؤلاء الناس لديهم كلَّ الحقِ بالحرّيّة, أنّهُ لديهم كلّ الحقِ ليختاروا حكومتهم. |
Bunların tüccar olduğu ortaya çıktı, fakat biz bu üç adamın | Open Subtitles | إنّهم على ما يَبدو تجار، لكنّنا نشكّ أنّ هؤلاء الرجال الثلاثة |
Anladığım kadarıyla bu adamlar karaborsada mühimmat satmaya devam edecek. | Open Subtitles | أفترض أنّ هؤلاء الرجال سيُواصلون بيع الذخائر في السوق السوداء؟ |
Tam olarak anlamanızı istediğim, bu insanların uzlaşmak istemedikleridir. | Open Subtitles | ما أريدك أن تفهمه تماماً هو أنّ هؤلاء الناس، لا يريدون التفاوض. |
Demek istediğim, bu insanlar kendi kendilerine yeterliliklerini kaybetmişlerdi. | TED | أعني أنّ هؤلاء الناس يفقدون استقلاليّـتهم. |
Gerçek şu ki, bu insanlar bazen, bazen ve bazen bizim iyi edemediklerimizi iyileştiriyor. | TED | والحقيقة أنّ هؤلاء البشر قد يتمكنون أحيانا، أحيانا، أحيانا من علاج الأمراض التي استعصت علينا. |
Ve sanırım şüphelilere de ihtiyacım var. Evet. bu listedekilerin de seyirciler arasında olmasını sağlayın. | Open Subtitles | وأعتقد أنني بحاجة للمشتبه بهم أجل ، تأكّدي أنّ هؤلاء الناس ضمن الحضور |
Askeriye bu pilotların deneysel uçaklarla uçmanın getirdiği riskleri kabul ettiklerini söylüyor. | Open Subtitles | يقول الجيش أنّ هؤلاء الطيّارين قبلوا المخاطرة بقيادة طائرات تجريبيّة |
Evet ama, bu da bu adamaların ne kadar dikkatli olduklarını gösterir. | Open Subtitles | أجل، لكن هذا لا يُظهر لنا كم أنّ هؤلاء الأشخاص حذرون |
Sizce bu insanlar gerçekten rehineleri serbest mi bırakacaklardır? | Open Subtitles | هل تظن حقاً أنّ هؤلاء الأشخاص كانوا ليطلقون سراح الرهائن ؟ |
bu 12 kişinin, Liman Koyu Kasabı'nın kurbanları olduklarını varsayacağız. | Open Subtitles | سنواصل افتراض أنّ هؤلاء الـ12 كانوا من ضحايا سفّاح مرفأ الخليج |
bu terörist grupların bizim adımıza konuşmadığını dünyaya göstermek. | Open Subtitles | إظهار أنّ هؤلاء الإرهابيين لا يتحدثون بإسمنا. |
bu adamların, infazı istemediklerini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | ألا تظنّين أنّ هؤلاء الرجال يسعون لتنفيذ حكم الإعدام؟ |
Şunu çok iyi anlamanızı istiyorum: bu insanlar müzakere istemiyor. | Open Subtitles | ما أريدك أن تفهمه تماماً هو أنّ هؤلاء الناس، لا يريدون التفاوض. |
Yani bu insanlar kuluçka makinesi olarak mı kullanılmış? | Open Subtitles | هل تقصد أنّ هؤلاء الناس قد استخدموا كحاضن بشري؟ |
bu Çinli pisliklerin bir işi varsa, benim sayemde. | Open Subtitles | إذ أنّ هؤلاء الصينيون الأنذال عمّلوا، فالفضّل لي، |
bu adamların terörist olmadığını nereden biliyorsun? | Open Subtitles | كيف نعرف أنّ هؤلاء الأشخاص ليسوا إرهابيين؟ |
bu kazazedelerin bir Dünyevi canlı olmadıklarında karar kılındı. | Open Subtitles | و قد تمّ التأكيد أنّ هؤلاء الناجين لم يكونوا من أصلٍ أرضيّ |
bu insanların harcayacağınız vakte değdiğini düşünüyorsanız kendinizi kandırıyorsunuz. | Open Subtitles | إنّكم تخدعون أنفسكم لو ظننتم أنّ هؤلاء الناس يستحقّون وقتكم |