Kocama geri çekilmesi için baskı yapmamı istiyorsun. | Open Subtitles | تريدينني أن أضغط على زوجي للتراجع؟ |
Bilmiyorum, Del. Ne kadar baskı yapmamı istediğini bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف يا (ديل)، لا أعرف إلى أي مدى تريدني أن أضغط هنا |
Gizli bir dava üzerinde çalışıyorum ve bir şüpheli için biraz baskıya ihtiyacım var. | Open Subtitles | أعمل في عملية سرية وأحتاج أن أضغط على مشتبه به |
Gizli bir dava üzerinde çalışıyorum ve bir şüpheli için biraz baskıya ihtiyacım var. | Open Subtitles | أعمل في عملية سرية وأحتاج أن أضغط على مشتبه به |
Unutma, "ara" tuşuna bastığım andan itibaren, 103.7'ye gelene kadar 30 saniyemiz olacak. | Open Subtitles | "تذكر أنني بمجرّد أن أضغط "بحث ستكون لدينا 30ثانية قبل أن تصل إلى 103.7 |
Unutma, "ara" tuşuna bastığım andan itibaren, 103.7'ye gelene kadar 30 saniyemiz olacak. | Open Subtitles | "تذكر أنني بمجرّد أن أضغط "بحث ستكون لدينا 30ثانية قبل أن تصل إلى 103.7 و بعد ذلك سوف تظهر؟ |
Ama bu akşam buraya birlikte gelmedik. Onu sıkmak istemiyorum. | Open Subtitles | لكننا لسنا معا هنا الليلة أنا لا أريد أن أضغط عليه |
Tek yapmamız gereken bir düğmeye basmak, bunu yaparsak ölür. | Open Subtitles | كل ما علي هو أن أضغط الزر وبعدها سوف تموت |
sana baskı yapmak istemem ama, programdan 15 gün gerideyiz. | Open Subtitles | لا أريد أن أضغط عليك و لكننا متأخرين 15 يوماً |
Yani adamı yakalaman için Boyd'a baskı yapmamı istiyorsun. | Open Subtitles | أي، تريدني أن أضغط على (بويد) لتقبض على رجلك، أرجوك! |
Şu andan itibaren dediğim her şeyi yapacaksın ve eğer bana itaatsizlik edersen eğer kaçmaya çalışırsan tek yapmam gereken, kalbini sıkmak olacak. | Open Subtitles | من هذه اللحظة فصاعداً، ستنفّذ كلّ ما أقوله، و إن عصيتَني أبداً، أو حاولتَ أن تهرب، ما عليّ سوى أن أضغط. |
Chaapa-ai'ı açmak için yedi farklı sembole basmak zorundaydım. | Open Subtitles | كان لا بد أن أضغط سبعة رموز مختلفة لفتح الشاباي |
sana baskı yapmak istemem Ben ama eğer buna son veremezsen her şeyi kaybedeceğiz. | Open Subtitles | لا أريد أن أضغط عليم يا بين لكن لو أنك لم تنجح في هذا سوف نخسر كل شيء |