ويكيبيديا

    "أن أفضل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • En iyi
        
    • iyisi
        
    • en büyük
        
    • en iyisinin
        
    • kalbini kazanmanın
        
    • iyi şey
        
    Yapacağı En iyi şeyin iki aileyi birbirine düşürmek olduğuna karar verdi. TED لقد قرر أن أفضل رهان له هو دق أسفين الخلاف بين عائلتين.
    Şimdi, hepiniz biliyorsunuz ki jeopolitik En iyi pinpon izlenerek takip ediliyor. TED أنتم تعرفون أن أفضل طريقة لمتابعة السياسة الجغرافية هي بمشاهدة البينج بونج.
    Bence en iyisi benim "eylem öncesi ilkesi" olarak adlandırdığı yöntem. Teknoloji ile TED لكن أعتقد أن أفضل طريقة، ما أسميه، المبدأ الإستباقي. والذي هو، ان تنخرط مع التكنولوجيا.
    Size söylediğim gibi en büyük umudumuz hayatınızı kurtarmak. Open Subtitles كما أخبرتك سابقاً أعتقد أن أفضل شئ نسعى خلفه هو حياتك
    Aaron, hem güvenli uçmak hem de stabil çekim yapmak için en iyisinin kameramanla ikili uçmak olduğuna karar verdi. Open Subtitles ءارون قرر أن أفضل وسيلة للحفاظ على الامان والحصول على لقطات ثابتة هو أن يطير جنبا إلى جنب مع مصور.
    Dedem, eskiden hamur ustasıydı ve bir kadının kalbini kazanmanın yolunun midesinden geçtiğini bana öğretmişti. Open Subtitles جدي كان طباخاً قديماً علمني أن أفضل طريق للمرأة
    Bak, biliyorum kendini güvende hissetmiyorsun ama inan bana sanırım yapacağın En iyi şey iyi bir uyku çekmek olacak. Open Subtitles بيكا أعرف انكِ حقاً لا تشعرين بالأمان ولكن ثقي بي أنتِ بأمان أظن أن أفضل شيء لكِ هو أن تنامي
    Annem En iyi bayların izleyenler olduğunu söyledi. Tamamıyla hilekârlar. Open Subtitles أمي أخبرتني أن أفضل السادة هم الذين يراقبون ومليئون بالخدع
    Bu beni alâkadar etmez ama gerçekten bir şey istiyorsan eğer para biriktirmekle elde etmenin En iyi yöntem olduğunu biliyorum. Open Subtitles هذا ليس من شأني أو أي شيء ولكن لو أردت شيئاً حقاً فقد إكتشفت أن أفضل طريقة للحصول عليه هي التوفير
    Bunu yapmanın En iyi yolu, basit bir soygunmuş gibi göstermek. Open Subtitles أعتقد أن أفضل طريقة لتفعل هذا بجعل الأمر يشبه سرقة بسيطة
    Hayatımdaki En iyi şeyler kar yağdığında olmuştu biliyor musun? Open Subtitles أتعرفين أن أفضل الأشياء في حياتي حدثت عندما ينزل الثلج؟
    Daha önceki gibi ısrarcıyım, En iyi yol, en kısa yoldur. Open Subtitles أنا أصر، كما سبق لي، أن أفضل طريقة هي أسرع طريقة.
    Bir çok insan En iyi yaşamın acıdan kaçarak olduğunu düşünür. Open Subtitles يَعتقدُ أكثر الناس أن أفضل طريقة للعَيْش هي بالهروب من الألم.
    Televizyonun başında kalıp haberleri izlemenin en iyisi olacağına karar verdim. Open Subtitles فكرت أن أفضل شيء يمكنني فعله هو متابعة الأخبار في انتظار التقارير
    Geri dönmektense ileri gitmenin en iyisi olacağına karar vermişler. Open Subtitles و قرروا حينها أن أفضل سبيل أمامهم هو العودة
    Bence herkes için en iyisi biraz sakinleşmek. Open Subtitles حسنا أعتقد أن أفضل شيء نفعله الآن هو أن يهدأ الجميع
    İşte bu yüzden ben seninle birlikteyim en büyük albümün bir osuruk şakası olduğunu söylemekten korkmayan güzel kızla. Open Subtitles لهذا أنا معك هنا فتاتة لطيفة و جميلة لا تخشى أن تخبرني أن أفضل ألوبامتي هو نكتة غازات
    Ben hâlâ en büyük şansımız Quinn'in kimliğini değiştiren gizemli adamı bulmak, diyorum. Open Subtitles يجب أن نجد شخصاً آخر أراد أن يرى جيسي ميتاً لا زلت أظن أن أفضل فرصنا
    Ne kadar yavaş okursam okuyayım kitabında verilen mesaj Hindistan için en iyisinin İngilizler tarafından yönetilmek olduğu. Open Subtitles الرسائل في جميع أنحاء كتابك على أية حال قرأتها ببطئ أن أفضل شيئ للهنود أن يكونوا تحت حكم البريطانيين
    Ama ben Elçi'yle konuştum ve işe dönmemin benim için en iyisinin olacağına karar verdik. Open Subtitles ولكني.. تحدثت إلى المبعوث.. واتفقنا على أن أفضل شيء لي هو الرجوع إلى العمل
    Dedem, eskiden hamur ustasıydı ve bir kadının kalbini kazanmanın yolunun midesinden geçtiğini bana öğretmişti. Open Subtitles جدي كان طباخاً قديماً علمني أن أفضل طريق للمرأة
    Belki de yapabileceğim En iyi şey onu aramak ve benimle konuşmasını sağlamaktır. Open Subtitles أعتقد أن أفضل شئ يمكننى عمله هو الاتصال به ومحاوله جعله يتحدث معى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد