Şimdi gitmeliyim. Unutma: D. Tracy, galoş. | Open Subtitles | يجب أن اذهب, شيلدون تذكر,دي تريسي,والبوت الجلد |
gitmeliyim. Büroya gitmeliyim. Büroya geri dönmeliyim. | Open Subtitles | يجب أن أذهب، يجب أن أذهب الى المكتب، يجب أن اذهب الى المكتب |
Lanet olsun çocuklar gitmem lazım. Şu makyajdan kurtulmam lazım. | Open Subtitles | اللعنة يارفاق , يجب أن اذهب يجب أن أزيل المكياج |
Bir süredir düşünüyordum. Bir yıllığına İngiltere'ye gideceğim. | Open Subtitles | اسمعني، لقد قررت أن اذهب إلى انجلترا لمدة عام |
Sanırım odama Gidip yarınki dersler için hazırlansam daha iyi olacak. | Open Subtitles | أعتقد أنه من الأفضل أن اذهب إلى غرفتي وأحضر لدروس الغد |
Bak, Kapatmalıyım. | Open Subtitles | حسنا إذن اسمع ، يجب أن اذهب الآن |
Kırmızı Gül'e gelince... Oraya gitmeliyim. | Open Subtitles | لا استطيع أن اذهب معكم لرد روز لا استطيع |
Prensesi kurtarmak için Carson City'e gitmeliyim! | Open Subtitles | يجب أن اذهب الى مدينة كارسون لأنقاذ الأميرة |
Amigo, gitmeliyim. Şu serserilere gerçek bir yarışçının yapabileceklerini göster. - En iyisini yapacağım. | Open Subtitles | صديقي ،، عَلَيَّ أن اذهب سوف نرى ماذا يستطيع السائق الحقيقي أن يفعل |
Sonra görüşürüz. Gay-Heteroseksüel Birliği toplantısına gitmeliyim. | Open Subtitles | يجب أن اذهب لـِ أجتماع تحالف بين الشواذ والطبيعيين |
Her neyse, gitmeliyim. Çocukları almalıyım. | Open Subtitles | على ايه حال يجب أن اذهب, سأذهب لاحضر الاطفال |
Her neyse, gitmeliyim. Çocukları almalıyım. | Open Subtitles | على ايه حال يجب أن اذهب, سأذهب لاحضر الاطفال |
Bu iftiralarınızı destekleyecek herhangi bir kanıtınız yoksa şayet, gitmem gerekiyor. | Open Subtitles | بما انهُ ليسَ لديكَ دليل لدعم مطالبكَ الإفترائية عليّ أن اذهب |
Bugün önemli bir toplantım olduğu için, gitmem gerekiyor şimdi. | Open Subtitles | أعتقد انه علي أن اذهب الأن لدي إجتماع مهم اليوم. |
Şimdi, o kayıtlara ihtiyacım var. Yoksa bir üst makamına mı gitmem gerekiyor? | Open Subtitles | سوف أحتاج الآن لتلك التسجيلات، أو هل يجب أن اذهب لمن يعلوكِ رُتبة؟ |
25 inden önce gelebilir misiniz lütfen, 28 inde LA gideceğim... | Open Subtitles | هل يمكنك القدوم رجاء قبل الخامس والعشرين يجب أن اذهب الى لوس انجلوس في الثامن والعشرين |
Gidip patronumla görüşmem gerek ama sonra seni almaya gelirim. | Open Subtitles | علي أن اذهب لمقابلة رئيستي ولكن سأعود لاصطحابكِ بعد ذلك |
Spencer'ın partisinde çalışacağız, Kapatmalıyım. | Open Subtitles | سنعمل على حفلة سبنسر عليّ أن اذهب |
Lütfen birisi bana bugün işe Gitmek zorunda olmadığımı söylesin! | Open Subtitles | شخص ما يخبرني انه ليس من الضروري أن اذهب للعمل اليوم. |
En son seninle gelmemi istediğinde, beni çok üzmüştün. | Open Subtitles | في أخر مرة طلبت مني فيها أن اذهب معك لقد كسرت قلبي |
Buldum, ama Gitmeden önce bir şeyi açıklığa kavuşturmak istedim. | Open Subtitles | لقد وجدت لكنني أريد توضيح شيئاً قبل أن اذهب |
Bana tahsis ettiğin arabayla oraya ben de gidebilirim, ama eminim ki, tek başıma gitmemi istemezsin! | Open Subtitles | أنت أعطيتني السيارة وقد جئت بها إلى هنا وأنا متأكد انك لا تريدني أن اذهب مشيا |
Bu belki sizin için sürpriz değildir ama ben hastanede olmayı sevmiyorum. Hastaneye gitmeyi de sevmiyorum. | TED | من المحتمل أن هذا ليس صادماً لكم، لكني لا أحب أن أكون في المستشفى أو حتى أن اذهب إلى المستشفى. |
Dudaklarınla büyülendikten sonra başka bir yere gidebilir mi? | Open Subtitles | هلّ بالإمكان أن اذهب لاى مكان بعد ان اصبحت مشدوها بشفاكى؟ |