"أن العدو" - ترجمة من عربي إلى تركي

• düşmanın

Benim bıçağımın altında ölenler ya da sonradan enfeksiyon kapıp ölenler için, kendime onları öldürenin benim değil düşmanın olduğunu hatırlatmam gerekiyor.
بالنسبة لى فان أولئك الذين يموتون و أنا اعالجهم أو من عدوى من نوع ما فعلى أن أذكر نفسى أن العدو هو الذى قتلهم و ليس أنا

düşmanın Kara Şövalyeler olma ihtimali yüksek.
من المحتمل أن العدو هو منظمة الفرسان السود

Bilemeyeceğim. düşmanın bir çeşit perdeleme aleti olmalı.
لست متأكداً يبدو أن العدو لديه نوع من الأجهزة التى تحجب الرؤية

düşmanın bizi birbirimizden ayırmaya çalıştığı çok belli.
واضح أن العدو يرغب في الإستيلاء على مصادرنا بلداً تلو الأخرى.

Eğer bugün beceremezseniz, düşmanın teşekkür etmesini beklemeyin.
تأكدوا أن العدو سيكون ممتناً ان لم نقدم أقصى ما لدينا اليوم

Toparlanmanı beklemek için düşmanın uzaklaşacağını mı sanıyorsun?
هل تظن أن العدو سيجلس ينتظركم حتى تتجمعوا؟

Demek istediğim,düşmanın yaşlı adamlar ve çocuklardan oluşması?
أعني، عن العدو مما يتكون أن العدو يتكون من... ماذا قالو؟

Tibetliler düşmanın en iyi öğretmen olduğunu söyler çünkü sadece düşman sabrın ve merhametin gelişmesine yardımcı olabilirmiş.
التبتيون يقولون أن العدو أعظم معلم... لأن فقط عدو يُمْكِنُ أَنْ يُساعدَ طوّرْ صبراً وشفقةَ.

Önceliğiniz düşmanın sizi takip edememesini garanti altına almaktır.
{\cH318BCB\3cH2A2AAB} من أن تحرص على أن العدو لا يلحق بك

Lemon, sen de iyi biliyorsun ki can düşmanın herkes olabilir ya ya da her şey.
ليمون", أنت تعلمين جيدا أن العدو اللدود يمكن أن يكون أى شخص"

Ölüm, düşmanın bizden daha güçlü olduğunu düşünmektir.
أن تحسبوا أن العدو هو الأقوى أكثر من عزيمتنا، فذاك الموت بعينه!

düşmanın yenildiğini biliyorduk.
عرفنا أن العدو قد هُزم

düşmanın sınırı geçtiği söyleniyor.
يقولون أن العدو تعدى الحدود

Bay McRae'nin söylemek istediği şey, tanıdığın düşmanın her zaman tanımadığından daha iyi olduğuydu.
ماكان يقوله السيد (مكراي) أن العدو الذي تعرفه.. دائما أفضل من العدو الذي لا تعرفه

düşmanın geldiğimizi bildiğini farz edelim.
لنفترض أن العدو يعلم بقدومنا

her defasında düşmanın yarın Londra'da olacağını kabul etmiyorsun.
ترفض قبول أن العدو... ...سيخترق (لندن) يوم غد