Yani, ona burada ve hemen yardım etmenin bir yolunu bulmalısın. | Open Subtitles | لذا عليكِ أن تجدي طريقة لمساعدته هنا و في الحال |
Her neyse... Yazdığın karakterle empati kurmanın bir yolunu bulmalısın. | Open Subtitles | على كل حال، عليك أن تجدي طريقة تتعاطفي فيها مع شخصيتك |
Onları kontrol etmenin bir yolunu bulmalısınız. Ne de olsa bu sizin işiniz. | Open Subtitles | حسناً، يجب أن تجدي طريقة للتحكم بهم هذا عملك على أي حال |
Benden sonuna kadar faydalanmanın yolunu bulmalısınız. | Open Subtitles | عليك أن تجدي طريقة للاستفادة منّي بالكامل |
Şimdi yönetimin toplantısının başka bir yerde yapılması için bir yol bulmalısın. | Open Subtitles | الآن عليكِ فقط أن تجدي طريقة لتنقلي إجتماع المجلس إلى هنا |
Onları bulmanın bir yolunu bulmalısınız. | Open Subtitles | يجب أن تجدي طريقة لأيجادهم |
Ufak bir sarsıntı geçirmişsin. Önemli bir şeyin yok. Fakat stresini kontrol altına almanın bir yolunu bulmalısın. | Open Subtitles | لكن عليكِ أن تجدي طريقة للسيطرة على توتّرك |
Beni tekrar görmenin bir yolunu bulmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تجدي طريقة لرؤيتي مرة أخرى |
Bir yolunu bulmalısın, yoksa her şeyi kaybederiz. | Open Subtitles | لابد أن تجدي طريقة أو الكل سيفقد |
Ayağımı kurtarmanın bir yolunu bulmalısınız. | Open Subtitles | لابد أن تجدي طريقة لانقاذ قدمي |
Anlaşmanın bir yolunu bulmalısınız. | Open Subtitles | يجب أن تجدي طريقة لاتفاق تسوية |
Kendinizi aşmanın bir yolunu bulmalısınız. | Open Subtitles | عليكِ أن تجدي طريقة لتتفوقي (على نفسكِ (=الإتيان طرق جديدة |
- Üzgünüm! Bir yol bulmalısın! | Open Subtitles | أنا آسفة جدا يجب أن تجدي طريقة للخروج |
Başka bir yol bulmalısın. | Open Subtitles | لابد أن تجدي طريقة أخرى. |
Onu bulmanın bir yolunu bulursun. | Open Subtitles | - عليكِ أن تجدي طريقة للعثور عليه . |