Ve orada bağırabildiğin kadar bağırabilirsin. | Open Subtitles | .صمتاً و يمكن هناك أن تصرخ بصوت عالي كما تشاء |
Beysbol maçında istediğin her şeyi bağırabilirsin, ve mantıklı bir şey olması da gerekmiyor. | Open Subtitles | يمكنك أن تصرخ بأي شيء في مباراة البيسبول ولا يلزم أن يبدوا منطقيا |
Şimdi bize bağırabilirsin. Hayır, sanırım bunu hak ettim. | Open Subtitles | تستطيع أن تصرخ علينا الآن لا، أظن أنني أستحق هذا الشيء |
Bir şeyler görürsen bağır, tamam mı? | Open Subtitles | عليك أن تصرخ لو شاهدت أيّ شيء، إتفقنا؟ ـ حسناً |
Ciğerin patlarcasına denize doğru bağır. Hadi başla! | Open Subtitles | كل ما عليك هو أن تصرخ بأعلى ما أوتيت من قوة |
Pekala, evlat, bağırmak serbest, ihtiyaç duyarsan bağırabilirsin. | Open Subtitles | لا بأس أن أردت أن تصرخ ،أيها الفتى أن كنت تشعر برغبة في ذلك |
Bana bağırabilirsin reddedebilirsin bir daha konuşmayabilirsin. | Open Subtitles | لك أن تصرخ بوجهي، أو تتبرأ منّي، أو لا تتحدث معي نهائياً. |
İnsanların önünde çocuğuna nasıl bağırabilirsin? | Open Subtitles | كيف لك أن تصرخ على طفلك أمام الآخرين؟ |
Araba için bana istediğin kadar bağırabilirsin ama sonuçta ben buyum! | Open Subtitles | , يمكنك أن تصرخ عليّ بخصوص السيارة كما تشاء ! لكن هذا ما أنا عليه |
Dilediğin kadar yüksek sesle bağırabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تصرخ بصوت عالِ كما تشاء. |
Bana bağırabilirsin. | Open Subtitles | تستطيع أن تصرخ في |
Maven avazın çıktığı gibi bağırabilirsin ama seni duyamıyor. | Open Subtitles | بإمكان (ميفن) أن تصرخ حتى تسأم, لكنها لا تستطيع سماعكِ. |
İstersen bana bağırabilirsin. | Open Subtitles | بمقدورك أن تصرخ عليّ إن أردت |
İstediğin kadar bağırabilirsin. | Open Subtitles | أنت يمكن أن تصرخ كما تشاء |
Şimdi bağır istediğin kadar! | Open Subtitles | يمكنك أن تصرخ! |