Mesa'daki makinelerimizden daha yavaş fakat birkaç gün içinde bir ev sahibi yapabilir. | Open Subtitles | أبطأ من آلاتنا في الهضبة. ولكن بإمكانها أن تصنع مضيفاً في عدّة أيام. |
Ama eski bir arabadan kızartma makinesi yapabilir misin? | TED | ولكن هل يمكنك أن تصنع آلة البطاطا الفرنسية من سيارة قديمة؟ |
Bana küçük bir iyilik yapar mısın? | Open Subtitles | كنت أتساءل لو كان بإمكانك أن تصنع لي معروفاً صغيراً |
Sevmediğin bir kişinin kuklasını yapıp üzerine iğne batırmayı duymuş muydun? | Open Subtitles | تسطيع أن تصنع صوره خياليه للشخص الذى تكره وتغرز الدبابيس بها |
madalyalı bir Filo komutanı olmanı ve diğer hikayeleri... ama bana bir iyilik yap savaş çoktan bitti, bana çavuş demeyi kes ! | Open Subtitles | أعرف أنك كنت قائد سرب في الحرب و أنك ذو سجل مميز أعرف كل ما تبقى منه لكنني فقط أريدك أن تصنع لي معروفاً |
Ofisine tekerlekli sandalye girişi yapmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تصنع مدخلاً خاص بالكرسي المُتحرك للدخول إلى مكتبك |
Eğer istersen, yemek veya içmek istediğin ne varsa, listesini yapabilirsin. | Open Subtitles | لو تريد يمكنك أن تصنع قائمة لأي شيء تريده في المنزل لتأكله أو تشربه |
Merak ediyorum da, bana bir iyilik yapabilir misin? | Open Subtitles | كنت أتساءل إن كان بإمكانك أن تصنع لي معروفاً |
Terry, benim için buzlu çay yapabilir misin? | Open Subtitles | تيري ، أيمكن أن تصنع الشاي المثلج بدلاً مني ؟ أرجوك |
Benim vaftiz kızım çuvaldan bile balo elbisesi yapabilir. | Open Subtitles | ابنتي يمكنها أن تصنع فستان حفلة من كيس الخيش |
Bir iyilik edip bana viski-soda yapar mısın lütfen? | Open Subtitles | هل بإمكانك أن تصنع لي معروفا و تحضر لي كأس سكوتش و صودا .. ارجوك |
Bu benim size "Bana bir iyilik yapar mısınız?" deme şeklim. | Open Subtitles | :هذه طريقتي عندما أريد أن أقول هل يمكن أن تصنع لي معروفاً من فضلك؟ |
Aslında bana bir iyilik yapar mısın? | Open Subtitles | في الوقع , أبإمكانك أن تصنع لي معروفاً كبيراً |
Dün seni aradığımda, sana "Ken, bana bir iyilik yapıp, Ray'i psikiyatriste götürür müsün" diye rica ettim mi? | Open Subtitles | عندما اتصلت بك أمس هل سألتك كين ، هل يمكنك أن تصنع لي معروفا وتصبح طبيبا نفسيا لراي أرجوك؟ |
Kriz döneminde yapılması gerekeni yapıp farklılık yaratabilecek durumda değil. | TED | ليس بمقدور تلك النسبة أن تصنع الفارق الممطلوب تحقيقه في الأزمات. |
Bugünden sonra, bana bir iyilik yapıp başka bir iş bulmama yardım edebilirsin. | Open Subtitles | بعد اليوم يا صديقى ، يمكنك أن تصنع لى معروفاً بأن تساعدنى فى البحث عن مكتب |
Bir gün hanıma şöyle jambonlu, sosisli domuz yağından güzel bir yahni yap dedim. | Open Subtitles | في يوم ما قلت لزوجتي أن تصنع لي حساء مع لحم وشحم الخنزير والسجق |
Sen de tahmin yap yoksa şüpheli görünürsün. | Open Subtitles | عليك حقاً أن تصنع بعض التخمينات ماعدا ذلك,سيبدو مريباً |
Kendini yenilemek istiyorsan ne gerekiyorsa yapmalısın. | Open Subtitles | إذا كنت تريد أن تصنع نفسك ثانية فعليك أن تفعل كل مايتطلبه الأمر |
Stephen, biliyorsun ki eğer istersen bu çocuklara bir iyilik yapabilirsin. | Open Subtitles | تعرف يا ستيفن إذا أردت، يمكنك أن تصنع لهؤلاء الأطفال إحسان كبيراً |
Sen de birkaç tane çizince bunun yapman gereken şey olduğunu fark edeceksin. | Open Subtitles | وبعد أن تصنع القليل منك وقتها ستدرك أن هذا ما خلقت من أجله |
- Benimle barış yapmanızı ve kardeşinizle evlenmemi teklif etmenizi isterim. | Open Subtitles | أطلب أن تصنع سلامًا معي أطلب أن تعرض أختك لي للزواج |
Bana bir iyilik yapmanı istiyorum, Elliot. Bu kutuyu almanı, | Open Subtitles | أريدك أن تصنع لي معروفاً يا إليوت أريدك أن تأخذ هذا الصندوق |