patlaması için, içerideki iğneyi yeterince itmelisiniz. Böylelikle bomba yarım saat içinde patlar. | Open Subtitles | وكان عليك أن تكسر شيئاً ما بداخل القنبلة ويكون أمامك نصف ساعة للهرب قبل أن تنفجر |
bombanın patlaması, üç ülkeyi suçlayacak kaydın yerleştirilmesi. | Open Subtitles | اولا أن احرص على أن تنفجر القنبلة وأن أزرع التسجيل المزبف الذي يدين البدان الثلاثة |
Korse dört saate patlar. | Open Subtitles | يمكنني تحمل الدرع لأربع ساعات قبل أن تنفجر سيّدتاي |
Kafam patlamak üzere ve kimssenin işiyle uğraşmak istemiyorum. | Open Subtitles | حسنا، رأسى على وشك أن تنفجر و لا أريدها على كعك كل شخص |
Söz veriyorum , patlamadan önce , polisler yakalayacak onları . | Open Subtitles | أعدكِ أن فريق تفكيك القنابل سوف يتولّى الأمر قبل أن تنفجر |
Ama o patlamaya ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لكننا بحاجة إلى أن تنفجر |
Maddenin bu küçük noktacığı yeni bir Big Bang'le patlayabilir mi? | TED | هل يُمكن لهذه الكتلة الصغيرة من المادة أن تنفجر انفجارًا عظيمًا آخر؟ |
Hani bazen bilgisayarların patlaması gibi. Değil mi? | Open Subtitles | مثل بعض الأحيان أجهزة الحاسب يمكن أن تنفجر, هل يمكنهم أن لا ينفجروا ؟ |
Bombanın 4 dakika önce patlaması gerekiyordu. Manhattan'ın herhangi bir yerinde patlama olduğuna dair bir raporlama yok. | Open Subtitles | كان ينبغي أن تنفجر القنبلة قبل 4 دقائق لا توجد تقارير عن انفجار بأي مكان بالجزيرة |
Yine de götünde patlaması için bolca vaktin var. | Open Subtitles | لا زال هنالك متسع من الوقت أن تنفجر على وجهك |
patlar patlamaz öğreneceğiz. | Open Subtitles | حسناً، بمجرّد أن تنفجر في النانوثانية قبل أن نتبخّر |
Hepsi birbirine bağlı. Ya hepsi patlar ya da hiçbiri. | Open Subtitles | كل القنابل مربوطة مع بعض إما أن تنفجر كلها أو لا واحدة منها |
Bomba patlamak üzereyken ne kadar emin olabilirsem. | Open Subtitles | هذه آخر مرة أكون متأكدة فيها قبل أن تنفجر القنبلة |
Karın Blair evinde, ve patlamak üzere. | Open Subtitles | زوجتك في بلير هاوس، وهي على وشك أن تنفجر. |
Ve bu da beynimde patlamak üzere olan ufak bomba. | Open Subtitles | و هذه هي القنبلة الصغيرة الموجودة بعقلي إنها علي وشك أن تنفجر |
patlamadan önce birkaç saniyemiz kaldı. Patlarsa, tüm patlayıcılar da ateşlenir. | Open Subtitles | هيا لدينا عدة ثواني قبل أن تنفجر إذا أنفجر،برميل البودر هذا سيذهب معة |
İnşallah, patlamadan önce kapılar açılır da dışarı çıkabiliriz. | Open Subtitles | على أمل، أن يفتح الباب, فنتمكن من مغادرة هذه السفينة قبل أن تنفجر |
Anladığım kadarıyla, patlamadan önce diğer Yıldız Geçidi'nin gönderilmesi senin fikrindi. | Open Subtitles | من المفهوم لحد كبير أنها كانت فكرتك التي أدت لرمي بوابة النجوم قبل أن تنفجر |
Ama o patlamaya ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لكننا بحاجة إلى أن تنفجر |
Ne yani, elinde patlayabilir mi diyorsun? | Open Subtitles | أتقصد كان محتملا أن تنفجر بيديك ؟ |