"أن زوجتك" - ترجمة من عربي إلى تركي

• karın
• karınızın
• karının seni
• eşinin
• karınız
• eşin
• Eşiniz
• - Karının

Demek polis komiserisin. karın senin için endişelenmekten hasta oluyordur.
اذاً أنت رقيب شرطة لابد أن زوجتك تقلق عليك دائماً

Düşünüyordum da Paulie onu kaçıran adamlardan geri aldığımız zaman sence karın, küçük sevimli çenesini kapalı tutabilir mi?
أتعرف أننى كنت أفكر هناك يابول بعد أن نحضرها من يد هؤلاء الرجال الذين احتطفوها هل تعتقد أن زوجتك

Açıklık getirmek için soruyorum karınızın kürtaj olduğunu mu söylüyorsunuz?
فقط لنكون واضحين، هل تقول أن زوجتك قامت بعملية إجهاض؟

Ivan karının seni terk ettiğini biliyorum ve ben de yalnızım, ne olacak ha?
إيفان أعرف أن زوجتك قد تركتك وأنا وحيدة ,فما رأيك بحق الجحيم ؟

eşinin seni öldürmek istediğini söyledin neden öldürdüğünü bilmiyor musun?
إذن قلت أن زوجتك أرادت قتلك والآن لا تعرف لماذا؟

karınız düşündüğümüzden daha da güçlü, bay Torrance.
إتضح أن زوجتك أقوى مما تخيلنا يا مستر تورانس

Aileni korumak her şeydir ve sanırım merhum eşin de bana katılır
حماية العائلة هى كل شىء وأعتقد أن زوجتك الميتة كانت ستتفق معى

Eşiniz tek ayakkabıyla araba kullandığından sarhoş olduğunu düşünmüştük ama değilmiş.
إعتقدنا أن زوجتك كانت ثملة عندما كنت تقود السيارة، لكن إتضح أنها لم تشرب

Zavallısın. Tam bir zavallısın. - Karının sucu ile yatmasına şaşmamalı.
أنت فاشل ، فاشل كبير ، لا عجب أن زوجتك تضاجع فتي المياه

Sen öyle diyorsun. Ama sen burada olduğun için karın başka bir hikaye anlatıyor olmalı.
اتوقع أن زوجتك اختلقت قصة أخرى منذ أن كنت هنا

İddiaya girerim senin karın tüm kampüsün en davetkar caddesine sahiptir.
ولا تنسى ذلك أراهن أن زوجتك قد حصلت على أوسع طريق ممكن للدعوة فى كل الحرم الجامعى

- karın buraya döndüğü için üzgün olmalı.
لابد أن زوجتك تشعر بالأسف لعودتكما أي زوجة؟

Eğer karın çok güzel bir kadın olmasaydı, çok endişeli bir kadın olurdu!
لو أن زوجتك لم تكن جذابة جدا فستصبح أمرأة قلقة

Bu karınızın bu adamı kendiniz kadar teşhis edebileceği anlamına mı geliyor?
مفوض هل تعني أن زوجتك ستتعرف على الرجل وأنت أيضاً ؟

Peki karınızın, kendi rızasıyla gitmiş olduğu gerçeğini nasıl açıklarsın?
إذن كيف تفسر واقع أن زوجتك قد سمحت أن تلتقط ؟

Herkes karınızın Bay Haverstock'la arkadaşlık yaptığını düşünüyor. Kasapla.
نصف سكان الشارع يعتقدون أن زوجتك تلهومعالسيدهافرستوكالجزار.

Ona da ölü bebeğine de lanet olsun! karının seni aldattığına şaşmamalı.
تبًا لها و لجثة جنينها لا عجب أن زوجتك كانت ستخونك

Ama karının seni sevdiğini biliyorum, ve seni bekliyor.
و لكن إعلم أن زوجتك تحبك, و تنتظرك

Teal'c, oğlunun ve eşinin bu olduğunda ... evde olduğuna inanmamız için bir sebep yok.
تيلك ، لا سبب للإعتقاد أن زوجتك وولدك كانا في المنزل عندما حدث ذلك

Eğer eşinin bir seçme hakkı olduğunu düşünüyorsan, belki de birlikte olmamalısınız.
تظن أن زوجتك شعرت لها إختيار في أي من هذا؟ إذن فربما يجب ألا تكونا معاً

karınız orada kilit altındayken nasıl sessizce salonda oturup mutlu olabiliriz?
لقد رقصنا والسعادة لم تكن تسعنا في غرفة الجلوس وكنت تعرف أن زوجتك محبوسة في الغرفة هناك

- Yüzüğümü aldılar. - Eminim karınız anlayış gösterecektir.
ـ لقد أخذوا خاتمى ـ أنا متأكده أن زوجتك ستتفهم

eşin herhangi bir duygu kırıntısı göstermekten nefret ediyor.
تعرف أن زوجتك تكره أن تظهر أيّ عواطف. حقًا.

Korkarım Eşiniz pek mutlu görünmüyor.
وأخشى أن زوجتك لا تبدو مسرورة جداً. كنت عصبية.

- karının seni terk etmesine şaşmamak gerek.
لا ، أنت لا تعرف لا عجب أن زوجتك تركتك