İşimin son gününde Bunun olduğuna inanabiliyor musun? | Open Subtitles | هل تصدق أن هذا يحدث, في أخر أيامي بالعمل؟ |
Peki susuz ne kadar dayanabiliriz? Bunun olduğuna gerçekten inanamıyorum. | Open Subtitles | كم من الوقت يمكننا البقاء بدون ماء؟ لا أستطيع أن أصدق، أن هذا يحدث حقيقة |
Bunun olduğuna inanamadık. | TED | هل أنتم هنا؟ " لم نستطع أن نُصدّق أن هذا يحدث. |
Bunun olduğuna inanamıyorum. | TED | لا يمكنني أن أصدق أن هذا يحدث. |
Bunların olduğuna hala inanamıyorum. | Open Subtitles | مزلت لا أستطيع . أن أصدق أن هذا يحدث حقاً |
Hamileliğin ilk evrelerinde bunların olabileceğini söylemişlerdi. | Open Subtitles | يقولون أن هذا يحدث في المراحل الأولى من الحمل |
- Bize izin verin. - Bunun olduğuna inanmıyorum. | Open Subtitles | معذرةً أنا لا أصدق أن هذا يحدث |
Bunun olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع الإعتقاد أن هذا يحدث |
Yaşamımda, Bunun olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أعرف أن هذا يحدث خلال حياتي |
- Bunun olduğuna inanamıyorum! - Hiçbir şey olduğu yok. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أصدق أن هذا يحدث لي لم يحدث شيئ - |
Bunun olduğuna inanamıyorum. Her odada, dışarısıyla bağlantı kurmak için bir telefon var. Sadece acil durumlar için kullanılacak. | Open Subtitles | لا أصدق أن هذا يحدث "كل عنبر مجهز بهاتف للإتصال بالعالم الخارجي" "الهاتف للحالات الطارئة فقط" |
Bunun olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا يمكننى أن أصدق أن هذا يحدث له |
Bunun olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع تصديق أن هذا يحدث ، أتعلم؟ |
- Bunun olduğuna inanamıyorum! Sus! | Open Subtitles | لا يمكنني أن أصدق أن هذا يحدث بالفعل |
Gerçekten Bunun olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | . أنا لا أصدق أن هذا يحدث حقاً |
Bunu benden duymadın. Bunun olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أصدق ، أن هذا يحدث حقيقاً |
- Bunun olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | . لا استطيع أن اصدق أن هذا يحدث |
Bunun olduğuna inanamıyorum. En azından bana. | Open Subtitles | لا أصدق أن هذا يحدث حقاً على الأقل لي |
Bunun olduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق أن هذا يحدث |
- Bunların olduğuna inanamıyorum. - Suç işlemede usta olan sıradan bir adam sadece. | Open Subtitles | لا أصدق أن هذا يحدث لا يزال رجلًا عاديًا |
Mira ara sıra bunların olabileceğini söyler. | Open Subtitles | -قالت (ميرا) أن هذا يحدث أحيانًا |
Ahbap, gerçekten uçtum mu yoksa hakikaten bu işe yarıyor mu? | Open Subtitles | يا رجل .. هل أنا منتشي أم أن هذا يحدث فعلاً؟ |