-Tanrı ona daha fazla katlanmamı isteyemez. -Bir süre için tanrıyı unutalım. | Open Subtitles | ـ ولا يمكن أن يطلب منى الرب أن أتحمل فوق طاقتى ـ أنسْ الرب لمدة دقيقة |
Bir insan arkadaşından sorgusuz sualsiz gitmesini isteyemez mi? | Open Subtitles | ألا يستطيع الرجل أن يطلب من صديق له أن ينتقل بلا أسئلة ؟ |
Senin başına açtığı o kadar şeyden sonra, benden bunu isteyecek son kişinin sen olacağını sanıyordum. | Open Subtitles | ,أنت آخر شخص توقعت أن يطلب هذا |
Aday sizseniz işverenin istemesini beklemeyin. | TED | وإذا كنت مرشحا، لا تنتظر من صاحب العمل أن يطلب. |
Sahibin daha yüksek ücret talep etmeli. | Open Subtitles | مالكك عليه أن يطلب أجرا زيادة لقائك |
Bu gece, kardeşin ve sen evde yalnız olacaksınız ve Sosis Cenneti'nden bir şeyler sipariş etmek istiyor. | Open Subtitles | أذا سيكون هناك أنتِ وأخيكِ فقط الليله " ويريد أن يطلب من " sausage heaven |
Neden başkanı arayıp blokajı kaldırmalarını talep etmesini istemiyoruz? | Open Subtitles | لما لا نسأل الرئيس أن يطلب منه أخلاء الأعتراض؟ |
Çıplak bir kadına elma isteyip istemediğini mi sorması? | Open Subtitles | أن يطلب من إمرأة عارية أن تحصل على تفاحة ما إذا كانت ترغب فيها |
Bir ağabey daha cömert kardeşler isteyemez. | Open Subtitles | لايمكن للأخ أن يطلب ليحصل على أخواتٍ أكثر سخاء. |
Benden kendisi için intihar etmemi isteyemez. | Open Subtitles | لا يمكنه أن يطلب مني أن أنتحر لأجله |
Kimse daha fazlasını isteyemez senden. | Open Subtitles | لا أحد بإمكانه أن يطلب منك أكثر. |
Howard'dan bir şey isteyecek diye aklı gidiyor, bana da izin vermiyor ki isteyeyim. | Open Subtitles | ان له كرامة تمنعه من أن يطلب من (هوارد) مرة أخرى ولن يسمح لي أبداً أن أطلب منه بنفسي |
Umarım çok yakında Doktor Chang herkesin denizaltıya binmesini isteyecek. | Open Subtitles | من المأمول قريباً أن يطلب الد. (تشانغ) من مجموعة أشخاص ركوب الغوّاصة |
İnsanların yardım istemesini kolaylaştırabiliriz. | TED | يمكن أن نجعل من السهل أن يطلب الناس المساعدة |
Babamın kraldan bunu istemesini hayal ederdim. | Open Subtitles | كنت أحلم أن يطلب أبى من الملك |
Evet, Harold maaşına zam talep etmeli ama işsizlerin sayısını sen de gördün. | Open Subtitles | أجل، حريّ بـ(هارولد) أن يطلب زيادة، لكنك قد رأيت أرقام البطالة. |
Poquito Mas'dan yiyecek sipariş etmek isteyen var mı? | Open Subtitles | هل يريد أيَّ أحد أن يطلب طعاماً من مطعم "بوكيتو ماس " ؟ |
Poquito Mas'dan yiyecek sipariş etmek isteyen var mı? | Open Subtitles | هل يريد أيَّ أحد أن يطلب طعاماً من مطعم "بوكيتو ماس " ؟ |
Hayır, savunmanın davanın reddini talep etmesini istiyoruz. | Open Subtitles | لا. نريد أن يطلب الدفاع إسقاط القضية |
Özgürlüğü benden talep etmesini istiyorum. | Open Subtitles | اريده أن يطلب منى أن يكون حرا |
Onlardan bazı ön ürünler, yeni nesil ön ürünler hazırlamalarını isteyip nasıl çalışacağını görebilirdi dediler. | TED | كان بإمكانه أن يطلب منهم بعض النماذج ، بعض نماذج الجيل الجديد ، ويرى كيف سيعملون . |