ويكيبيديا

    "أن يلعب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • oynamak
        
    • oynardı
        
    • oynamayı
        
    • oynamaya
        
    • oynayamıyor
        
    • oynayacak
        
    • oynayabilir
        
    • oynaması için
        
    • oynamasını istedim
        
    Sonra oğlanlardan biri top oynamak istediği için yerime geçti. Open Subtitles ثُمّ ظَهرَ أحد الصِبيان لأنه كان يُريد أن يلعب أيضاً.
    Bahçede kriket oynardı. Open Subtitles كان معتاد أن يلعب الكريكت فى الجنينة من الصباح حتى المساء
    Pekala, ikinizden biri poker oynamayı biliyor mu? Open Subtitles هل يستطيع أحد منكم في أي وقت أن يلعب البوكر؟
    Doktorun oynamaya çalıştığı oyunu anlıyorum onunla kendim başedebilme yetisine kesinlikle sahibim. Open Subtitles الطبيب يحاول أن يلعب و أنا أملك القدرة الكاملة للتعامل معه بنفسي
    Tenis oynayamıyor. Yemek pişiremiyor. Open Subtitles هو لايعرف أن يلعب تنس .. هو لا يعرف يطبخ
    Beni geri tutacak ve böylece kendisi kralı oynayacak. Open Subtitles يقلص دوري كي يمكن أن يلعب دور الملك
    Yeni bir kalça isteyen 70 yaşındaki birini böylece yeniden golf oynayabilir, bahçeyle uğraşabilir. TED بعض مَن بلغ عمرهم 70 عاماً يريدون استبدال مفصل الورك ليستطيع أن يلعب الجولف أو يروي الحديقة
    Sosyal medyada ailelerin diğer ailelere otistik çocuklarının beraber oynaması için sorduğunu gördüm. TED ولكني رأيت الآباء يتواصلون مع بعضهم على وسائل التواصل الاجتماعي، عن إمكانية أن يلعب أطفالهم المصابون بالتوحد معًا.
    Ondan ben ve babamla birlikte basketbol oynamasını istedim. Open Subtitles أردت أن يلعب كرة السلة معي ومع أبي.
    Bunu yapmak onların oyunlarını oynamak olacak. O senin paranoid görünmeni istiyor. Open Subtitles و يحاول أن يلعب هذه اللعبة هو يريد أن يزج بكِ للجنون
    Sence çocuklar babalarının neden Chevy'nin içinde böylece oturup durduğunu anlayacaklar mıdır? ... Onlarla ön bahçede oynamak yerine? Open Subtitles هل تظن أن الأطفال سوف يفهمون سبب أن والدهم بالخارج هنا بدلا من أن يلعب معهم أمام الساحة
    O koca bir çocuktu. Sonsuza dek beyzbol oynamak istedi. Open Subtitles انه مجرد طفل كبير لقد أراد أن يلعب البيسبول الى الأبد
    Squeaky senden daha iyi oynardı D. Open Subtitles سكويكى كان يمكن أن يلعب بشكل أفضل مما فعلت.
    Önceden büyük paralı ünlülerle Hollywood poker oyunları oynardı. Open Subtitles لقد أعتاد أن يلعب في النواد الخاصة لهوليود. مع نجوم اغنياء.
    Futbolu keşfedinceye kadar çok oynardı. Open Subtitles لقد اعتاد أن يلعب كثيرًا حتّى اكتشف كرة القدم
    Bence, bu maçta oynamayı kesinlikle beklemiyordu. Open Subtitles لا أعتقد أنه جرب أن يلعب مثل هذه هيا لنذهب
    Britta, bize bir adamın meme ucuyla oynamayı sevdiğini söylemekle bebeklerden şapka yaptığını söylemek arasında fark var. Open Subtitles هناك فرق بين إخبارنا بأن شاب يحب أن يلعب بالحلمات و إخبارنا بأن شاب يصنع القبعات بإستخدام رؤوس الأطفال
    Evet, çok yardımı olur bunun. Sanki orgla oynamayı film üzerinde çalışmaktan daha çok istiyor gibi. Open Subtitles نعم، هذا سُيساعد للغاية يبدو وكأنه يُريد أن يلعب على الآلة
    Adamı kahramanı oynamaya çalışıp karısını kurtarırken vurmuşlar. Open Subtitles قتلوا الرجل أمام زوجته عندما حاول أن يلعب دور البطل.
    Az kalsın bisikletimle beni ezeceklerdi çünkü 6 bakkal poşeti taşıyordum ve farım patladı ve Toledo'daki bütün sürücüler eve-çerez-getirmek-için- hayatını-riske-atan bisikletli-çocuğa- ne-kadar-yaklaşabiliriz oyununu oynamaya karar vermişler. Open Subtitles وكدت أسقط من دراجتى لأنى أحمل 6 حقائب بقالة وكل سائق فى توليدو قرر أن يلعب كم سنقترب من الطفل على الدراجة الذى يخاطر بحياته حاملاً الطعام
    Neden oğlun bebekle oynayamıyor? Open Subtitles لما لا يستطيع إبنك أن يلعب بعروسته ؟
    Birinci kalede oynayamıyor. Open Subtitles -لأنه لايستطيع أن يلعب في البداية
    Benim kurallarımla oynayacak ve ben de onu saklandığı yerden çıkaracağım. Open Subtitles ولهذا يجب أن يلعب حسب قواعدي وأنا.. ؟
    Bu çaba sağlığı iyileştirebilir ve tamamen yok etmese bile yoksulluğu azaltmakta rol oynayabilir. TED يمكنه أن يحسن الصحة, و يمكنه أن يلعب دور في تخفيض, ان لم يكن القضاء على الفقر
    ....bana telefon açtı, ve kardeşimi istedi.. ....yeğeniyle oynaması için. Open Subtitles وتريد من أخي الصغير أن يلعب مع ابنة أختها
    Ben sadece oğlumun tenis oynamasını istedim. Open Subtitles أردتُ إبني أن يلعب التنس فحسب.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد