Zaten önemsediğim biriyleyim ve önemli olan da bu, değil mi? | Open Subtitles | أدركت بأنني كنت مع أشخاص أهتم بأمرهم وهذا ما يهم، صحيح؟ |
Ve şimdi bunları kendim ve önemsediğim yegâne insanlar için geri alacağım. | Open Subtitles | و الأن سأتمكن من إلغائها من أجلي ومن أجل الناس الوحيدين الذين أهتم بأمرهم |
Beni soruşturuyor, arkadaşlarımı önemsediğim insanları, ve eğer seni öğrenirse uzun süre kalmak üzere hapse gidersin. | Open Subtitles | إنه تستجوبني، وصديقتي إناس أهتم بأمرهم وإن إكتشفت أمرك ستذهبين للحبس لوقتًا طويل |
Dediğim gibi, önemsediğim birçok kişi var. | Open Subtitles | ... كما قلتُ هناكَ الكثير من الناس اللذين أهتم بأمرهم |
önemsediğim insanlar için. | Open Subtitles | للأناس الذين أهتم بأمرهم |