Bazen duymak istediğim şeyler tam olarak duymak istediğim şeyler olmuyor. | Open Subtitles | تعلمين، أحياناً ما أود سماعه هو بالضبط ما أريد سماعه |
Bana yapsalardı bunu, duymak istediğim tek şey bu olurdu. | Open Subtitles | لو هم يفعلوا ذلك بي فهو الشيء الوحيد الذي كنت أود سماعه |
Yani hayır, duymak istediğim son şey... kontrolünü nasıl kaybettiğin. | Open Subtitles | لذا لا، آخر ما أود سماعه هو كيف أنك فقدت السيطرة. |
Şimdi bana duymak istediğimi anlat. Bana tapınaktan bahset. | Open Subtitles | انظر, أخبرنى عما أود سماعه أخبرنى عن المعبد |
Kes sesini siyah, senden duymak isteyeceğim bir şey yok. | Open Subtitles | أغلق فمك أيها الزنجي، فلا يوجد لديكَ ما أود سماعه. |
Şöyle tepki verdim, "Pekâlâ zeki çocuklar, bana olan şey şu ve buna dair açıklamanız varsa, duymak isterim." | TED | فقلت: "حسناً، أيها الأذكياء، هذا هو ما يحدث معي، وإن كان لديكم تفسير لي أود سماعه." |
duymak istediğim şey, gerçek hislerin. | Open Subtitles | {\1cH444444\3cHFFFFFF}ما أود سماعه هو مشاعركِ الحقيقية |
duymak istediğim bu değildi, Hastings. | Open Subtitles | -ليس هذا ما أود سماعه يا "هستنغز " |
İşte, duymak istediğim şey de bu.. | Open Subtitles | هذا ما أود سماعه |
Benim de duymak istediğim buydu çavuş. | Open Subtitles | هذا ما أود سماعه أيها الرقيب |
Tüm duymak istediğim buydu. | Open Subtitles | هذا كل ما أود سماعه |
- 15 yaşındaki kızımdan duymak istediğim son şey olduğunu bilecek kadar yaşlı. | Open Subtitles | - ... عمر كافي لأعرف أن هذا - ... هو آخر شيء أود سماعه من ابنتي البالغة من العمر 15 عاماً |
Tüm duymak istediğim buydu. | Open Subtitles | هذا كل ما أود سماعه |
duymak istediğim de bu. | Open Subtitles | هذا ما أود سماعه. |
- duymak istediğim bu! | Open Subtitles | هذا ما أود سماعه |
Tam olarak duymak istediğim şey bu. | Open Subtitles | هذا تماماً ما أود سماعه. |
Benim de duymak istediğim buydu. | Open Subtitles | جيد يا رجل. ذلك ما أود سماعه. |
Durmasını istiyorsan duymak istediğimi söylersin. | Open Subtitles | إن أردت إيقاف هذا, قل لي ما أود سماعه. |
Ne duymak istediğimi biliyorsun. | Open Subtitles | تعرف ما أود سماعه |
Ne duymak istediğimi biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعلم ما أود سماعه |
O yüzden duymak isteyeceğim şeyleri söyleme eğiliminde olduğunu bildiğimi bil. | Open Subtitles | لذا فأنا أعلم أنك تميل لإخباري بما تظن أني أود سماعه |
Bu güvenliğimi sağlamak için danıştığım bir adamdan duymak isteyeceğim bir söz değil. | Open Subtitles | ليس هذا ما أود سماعه من رجلٍ أطلب استشارة أمنية منه. |
Bu ağzıyla yaptığı efektleri duymak isterim. | Open Subtitles | أود سماعه يوضح ذلك الشيء |