Baharda, orman zemini sırılsıklam olmuştur ve bunu takiben, bir anda yaprak yığınının arasında bir amfibyum ordusu belirir. | Open Subtitles | فى الـربيع الـغابات يغمرها ماء المطر وفجأة إستجابة لذلك يظهر جيش بـرمائى بين فضلات أوراق الأشجار |
Evet. "Memur Bey, bir saldırıyı ihbar edeceğim kurbanlar da bir grup yaprak." | Open Subtitles | نعم أيها الضابط أريد الإبلاغ عن إعتداء و الضحية هم مجموعة من أوراق الأشجار الأمر يتطور |
Bunlar yaprak yiyenleri avlardı. | Open Subtitles | وهؤلاء أفترسوا آكلوا أوراق الأشجار |
Bazen yaprakların arkasında saklanmış olurlar ve bulması gerçekten çok zor olur. | Open Subtitles | وأحيانا يكونوا مختبئين وراء أوراق الأشجار البحث عنهم شيىء صعب جداً |
Yanımdaki yaprakların üstüne bir şey düşmüştü. | Open Subtitles | صوت سقوط شئ ما على أوراق الأشجار بجانبي |
Akciğersiz semender adı verilen, normalde yaprak altında saklanmaları gereken yaz aylarında bile gözlem yapmak için uygun bir koloni türü keşfettiler. | Open Subtitles | لقد إكتشفوا مستعمره من نوع آخر يسمى الـسلامنـدر المخـاطى الذى يمكن ملاحظته بشكل صحيح على مدار الصيف .. عندما يختبئون بين فضلات أوراق الأشجار |
yaprak üfleyicine biraz yakıt koysan diyorum? | Open Subtitles | أستزود مبعدة أوراق الأشجار بالوقود؟ |
yaprak ya da diğer böcekler gibi katı yiyecekleri ezmek ve parçalamak için dişli iç kenarlara sahip bir çift alt çene olarak bilinen ağza benzer. | TED | إنها تتمايز إلى زوج من الفكوك تسمى (الفكوك السفلى) مع حافات داخلية مسننة تقطع وتطحن الغذاء الصلب، مثل أوراق الأشجار أو الحشرات الأخرى. |