- Bu insanlar teknolojiyi kabul etmiyorlar. | Open Subtitles | عليك أن تتذكّر، أولئك القوم قد نبذوا التقنية. |
Bu insanlar buranın yerlisi değil. | Open Subtitles | التعليمات الرئيسية لا تنطبق على ذلك. أولئك القوم ليسوا وطنيين على هذا الكوكب. |
Bu adamlar pek dost canlısı olarak bilinmezler. - Tanrım! | Open Subtitles | أولئك القوم ليس معهود عنهم الودّ. |
Bir gün kızımın gözlerinin içine bakıp ...o insanlar halasını kaçırdığında oturup hiçbir şey yapmadığımı söylemeyeceğim. | Open Subtitles | لن أنظر لابنتي في عينيها ذات يوم مفسرة لها أنّي مكثت لا أحرّك ساكنًا حين اختطف أولئك القوم عمّتها. |
Sonra bu insanları buldum ve bir şeyin parçası olduğumu hissettim. | Open Subtitles | حين وجدت أولئك القوم شعرت أنّي جزء من كيان ما. |
Asker göndermemiz, bağımsızlığını kazanmaya çalışan Bu insanların dünyada isteyeceği en son şey olurdu. | Open Subtitles | ستكون آخر شيء في العالم يوده أولئك القوم الذين يحاولون الفوز بإستقلالهم |
O insanlarin hepsi tahliye edilecekti. Cok kizmistim. | Open Subtitles | أولئك القوم كان سيتم إخلاؤهم جميعًا، غضبت جدًّا. |
Bu insanlar yeğenimi hiç tereddüt etmeden öldürürler. Onu bulmak için her şeyi yapacağına emin olmam gerek. | Open Subtitles | لن يتردّد أولئك القوم في قتل ابن أخي وأريدك أن تبذل كلّ ما بوسعك لإيجاده |
Bu insanlar kibar, tamam mı? | Open Subtitles | أولئك القوم حسنون، وهذا ما لا يمكنني وصف عائلتنا الفاشلة به. |
Bu insanlar sana daha çok saygı göstermeli. | Open Subtitles | أولئك القوم بحاجة إلى أن يبدوا لك مزيدًا من الاحترام. |
Çünkü Bu insanlar sadece amatör değil, aynı zamanda suçluluk psikolojisi içindeler. | Open Subtitles | لأن أولئك القوم ليسوا هواة فحسب بل يشعرون بتأنيب الضمير كذلك |
Tuhaf bir sey... Bu insanlar belirli görüntüleri takinti haline getiriyorlar. O bir yilan kendi kuyrugunu yiyor. | Open Subtitles | أولئك القوم مهووسون برسم معيّن، أفعي تأكل ذيلها. |
Bu adamlar pek dost canlısı olarak bilinmezler. - Tanrım! | Open Subtitles | أولئك القوم ليس معهود عنهم الودّ. |
Tüm Bu adamlar. | Open Subtitles | كلّ أولئك القوم.. |
Bu adamlar sana zorla bir iş yaptı-- | Open Subtitles | --إنْ أولئك القوم يُكْرهونك على فعل هذا |
Bir gün kızımın gözlerinin içine bakıp ...o insanlar halasını kaçırdığında oturup hiçbir şey yapmadığımı söylemeyeceğim. | Open Subtitles | لن أنظر لابنتي في عينيها ذات يوم مفسرة لها أنّي مكثت لا أحرّك ساكنًا حين اختطف أولئك القوم عمّتها. |
o insanlar için hayatını böyle tehlikeye atman doğru değil. | Open Subtitles | مخاطرتك بحياتك لأجل أولئك القوم خطأ. |
- Peki ya o insanlar hasta olsaydı? | Open Subtitles | ماذا إن كان أولئك القوم سقيمون؟ |
Canavarı öldürmek için canavar olmak gerekir. Şimdi götür bu insanları buradan. | Open Subtitles | قتل وحش يتطلّب وحشًا، الآن أعيدي أولئك القوم لديارهم. |
bu insanları korkutarak ticarete zorlayacağını sanıyor. | Open Subtitles | يظن أن بوسعه أكراه أولئك القوم على التجارة |
Tüm bu karışıklık içinde, kimsenin bu insanları bulamayacağını biliyorlardı. | Open Subtitles | جعلهم ذلك مضطربين، لقد أدركوا أنّ لا أحد -سيجد أولئك القوم |
Bu insanların bu hayatta beleşe neleri götürdüklerini duysan inanmazsın. | Open Subtitles | لن تصدّق ما يحصل عليه أولئك القوم كلّ شيء مجاني! |
Tek şansımız Bu insanların birlikte neler yapabileceğimizi bilmemeleri. | Open Subtitles | الفرصة الوحيدة التي نملكها ان أولئك القوم لايعرفون مايمكننا فعله معاً |
Bu insanların yarısı senin kalbine de kurşun sıkmak isteyebilirler ve bir kurşunla soy savaşını bitirmeyi de. | Open Subtitles | ربّما نصف أولئك القوم يودّون نشب رصاصة في قلبك وإنهاء حرب سلاسل التحوُّل بسحبة زناد. |
Bu insanlarin neler yapabilecegini unutmayin. | Open Subtitles | تذكّروا ما يقدر عليه أولئك القوم. |
Neden kıçını kurtarıp bu insanlara Stefan'ın nerede olduğunu söylemiyorsun? | Open Subtitles | لمَ لا تنجو بحياتك وتُنبئ أولئك القوم بمكان (ستيفان)؟ |