öncelikli hedefimiz cesetlerin teşhisi olmalı. | Open Subtitles | حسنا التعرف على الجثث يجب ان يكون أولويتنا القصوى |
Sayın Başkan, öncelikli ilgi odağımız sizi korumak olmalı. | Open Subtitles | سيادة الرئيسة، أولويتنا القصوى أن نحميكِ |
Bütün adamlarımızı göreve çağırdık. İlk önceliğimiz kayıp ikizi bulmak. | Open Subtitles | في الحقيقة لقد استدعينا جميع رجالنا و أولويتنا القصوى إيجاد الأخت التوأم |
Tamam, şunu açıklığa kavuşturalım ilk önceliğimiz mevcut en kalifiyeli elemanı işe almak değil mi? | Open Subtitles | حسنا, فقط لنكن واضحين أولويتنا القصوى هي لتعيين أفضل الأشخاص المتاحين, صحيح؟ |
Dışarıda kayıplara sebep olduğundan beri eski S.HI.E.L.D ajanı Felix Blake bir numaralı önceliğimiz oldu. | Open Subtitles | طالما هو بالخارج يُسقط ضحايا فهو أولويتنا القصوى |
- Ben de yardım edeyim. Bu bir numaralı önceliğimiz. | Open Subtitles | سأساعد في إجراء الإتصالات تلك هي أولويتنا القصوى |
Kızı kurtarmak öncelikli işimiz, bir şeyler biliyor olabilir. | Open Subtitles | إنقاذ هذه الفتاة هو أولويتنا القصوى ومن الممكن أن تكون على عِلم بشئ. |
-Bu bizim en öncelikli projemiz. | Open Subtitles | -إن هذا المشروع هو أولويتنا القصوى |
İlk önceliğimiz kaplamaları temiz tutmak ya. | Open Subtitles | لا، بالطبع أولويتنا القصوى هي الحفاظ على جلد الفينيل نظيفا |
Bu kitap düşünülenin yarısı kadar bile güçlüyse ilk önceliğimiz buradan götürüp güvenli bir yere saklamak. | Open Subtitles | إذأ كان هذا الكتاب بنصف الخطر الذي يعتقده الجميع, إذن إخراجه من هنا و إخفائه في مكان آمن هو أولويتنا القصوى |
Ama sizi temin ederim, şu an kaçak durumundaki S.H.I.E.L.D. mensuplarını bulmak hâlâ ilk önceliğimiz. | Open Subtitles | لكنني أؤكد لك أن مطاردة أعضاء شيلد الذين لازالوا هاربين هي أولويتنا القصوى |
Söylediğimiz gibi, bu bizim ilk önceliğimiz. | Open Subtitles | و كما قلنا, تلك هي أولويتنا القصوى |
- İlk önceliğimiz onları bulmak. | Open Subtitles | إيجاد أولئك الإثنين هو أولويتنا القصوى |