"أو سبب" - ترجمة من عربي إلى تركي

• ya da neden
• veya neden
• veya sebebin
• veya niye

Asla kimseye gerçek kimliğinizi ya da neden burada olduğunuzu söylemeyin.
لا تخبر أحداً عن هويتك الحقيقية أو سبب وجودكَ هنا

Ne anlama geldiklerini ya da neden böyle tepki verdiğini bilmiyoruz.
لا نعي مغزاها، أو سبب إستمرار، إستجابتهِ بتلك الطريقة

Diyordum ki tekrar kullanmaya başlaması yapımcısının evinden kaçışını açıklar belki ama neden öldürüldüğünü, kim tarafından öldürüldüğünü ya da neden polise gittiğini açıklamaz.
لقد كنتُ أفكّر، لو كانت تتعاطى من جديد، فذلك سيُفسّر سبب هجرها لمُنتجيها، لكن ليس سبب قتلها، ومَن قتلها، أو سبب ذهابها إلى الشرطة.

Ayrıca kurşun kalem sıradan bir kullanıcının üzerinde pek de düşünmediği bir şey, nasıl yapıldığı veya neden böyle yapıldığı çünkü her zaman böyleydi.
وأعتقد أن قلم الرصاص شيء، لم يفكّر مستخدمه العادي كثيرًا فيه، وفي كيفيّة صنعه أو سبب صنعه بشكله هذا، لأنّه كان دومًا بهذا الشكل.

Bir inancın veya sebebin olduğu için burada değilsin.
أنت لست هنا من أجل إعتقاد أو سبب

Dur, kimin davet ettiğini veya niye davet edildiğimizi bilmemek tuhaf değil mi?
مهـلاً، هل من الغريب أنّنا نجهـل هوية الداعي أو سبب الدعـوة؟

Kimsenin burada ne yaptığımı ya da neden sana ihtiyacım olduğunu bilmesini istemedim.
لم أرد أن يعرف أحد بما أفعله هنا أو سبب طلبي لك

Kim olduğunu ya da neden orada olduğunu unutabilir.
قد ينسى من تكون أو سبب تواجدك هناك.

Nereden ya da neden geldiğini bilmiyoruz.
نحن لا نعلم من أين أتت أو سبب وجودها

Nereden ya da neden geldiğini bilmiyoruz.
لا نعرف مصدرها أو سبب وجودها هنا

Nereden ya da neden geldiğini bilmiyoruz.
لا نعلم من أين أتت أو سبب وجودها

Nereden ya da neden geldiğini bilmiyoruz.
لا نعلم من أين أتت أو سبب وجودها هنا

Nereden ya da neden geldiğini bilmiyoruz.
لا نعلم من أين أتت أو سبب وجدودها

Mesela hazırlanmasının ne kadar sürdüğü veya neden gülümsediği gibi.
"كالمدة التي استغرقتها لتستعدّ..." "أو سبب ابتسامتها...

Yine de iletişim hatlarının neden kesik olduğunu veya neden telefonlarını bıraktıklarını ya da May'in öylece gittiğini açıklamıyor.
هذا لا يفسّر سبب قطع خطوط الإتصال أو سبب تركهم لهواتفهم أو رحيل (ماي).

Yaşamak için bir amacın veya sebebin yokmuş gibi hissedeceksin.
ستشعرأنهلا يوجدأمامكهدف.. أو سبب لتكمل حياتك ...

Kimim kaçırdığını veya niye kaçırdığını bilmiyorum.
و أجهل مَن الفاعل أو سبب فعله