Campbell'ın birkaç günlüğüne şehirden ayrılmamasını istediler. | Open Subtitles | لقد طَلبوا من كامبيل الا يَتْركَ البلدةَ لبِضْعَة أيامِ. |
Uçağım bir saat içinde kalkacak, ve yedi günlüğüne burada olmayacağım. | Open Subtitles | , uh ي، طيران يَتْركُ في غضون ساعة، وسَأَختَارُ سبعة أيامِ. |
Sekiz veya on günde suya varırsınız, tabi o zamana kadar yaşarsanız. | Open Subtitles | هي سَتَكُونُ ثمانية او 10 أيامِ حتى نصل الى الماء، هذا إذا بقيت حيا لتراه. |
günde 24 saat, haftada 7 gün. | Open Subtitles | الآن، على بالعدّ التنازلي. أربع وعشرون ساعة يومياً، سبعة أيامِ في الإسبوع. |
Bu günlerde yapacak fazla işim yok. | Open Subtitles | أنا ما عِنْديش عملُ كثيرُ هذه أيامِ. |
Bu günlerde vicdanlı insan az bulunuyor | Open Subtitles | حَسناً، أيّ ضمير مطلقاً a شيء نادر هذه أيامِ. |
Beşinci bölümde, altı günlük yeni memur. | Open Subtitles | خمسة قسمِ، مستخدم جديد، ستّة أيامِ. |
Albay beş gün sonra sizi askerler karşılayacak demişti. | Open Subtitles | الكولونيل قالَ بعد خمسة أيامِ نحن سنلتقي الجنود. |
İki veya üç günlüğüne yerini doldurmaya çalışacağım. | Open Subtitles | سَأَمْلأُ في لإثنان وثلاثة أيامِ. |
Bir kaç günlüğüne Bombay'a gelebilirim. | Open Subtitles | أنا قَدْ أئتي إلى بومباي لبِضْعَة أيامِ. -متى! |
Evie, tatlım, birkaç günlüğüne kalabileceğin bir arkadaşın yok mu? | Open Subtitles | "إفي" عزيزتي ، هل لديك صديقة يمكنك أَنْ تقيمي معها لبِضْعَة أيامِ |
Bangkok'a gitmek zorundayım. En fazla 2 ya da 3 günlüğüne. | Open Subtitles | ـ ـ ـ عندي رحلة إلى (بانكوك)ِ إثنان أو ثلاثة أيامِ في الغالب |
Sadece üç günlüğüne. | Open Subtitles | هي فقط ثلاثة أيامِ. |
Şikayetçi olmazsan bir kaç günde çıkar. Ne dersin? | Open Subtitles | سَيَكُونُ خارجا في أيامِ إذا أنت لم تُبلغُي عنه. |
Borsadaki kağıtlarım beş günde üç misli değer kazandı. | Open Subtitles | أسهم تقنيتي تَضاعفتْ ثلاث مرات في خمسة أيامِ. |
Borsadaki kağıtlarım beş günde üç misli değer kazandı. | Open Subtitles | أسهم تقنيتي تَضاعفتْ ثلاث مرات في خمسة أيامِ. |
Bu günlerde ne kadar çok insanın tıbbi bir ninniye ihtiyacı olduğunu... duysanız çok şaşırırsınız. | Open Subtitles | أنت سَتُفاجئُ كم من الناسَ فقط حاجة a تهويدة صيدلية هذه أيامِ. |
Bu günlerde cazip bir hedef değilsin ,Lee. | Open Subtitles | * لست هدف جَذْاب جداً هذه أيامِ , * لى |
Bugün ki gibi günlerde... | Open Subtitles | في أيامِ مثل اليوم |
Efendim, Charybdis'e en yakın atlama noktası... şuan ki konumumuzdan dört günlük zorlu bir mesafede. | Open Subtitles | أو بي يو تي يو: السيد، الأقرب نقطة قفزةِ إلى تشيربديس... أربعة أيامِ بشدّة سفرِ مِنْ موقعِنا الحاليِ. |
Güneşin güneye doğru hareketi 3 gün boyunca durur, bu 3 günlük beklemeden sonra güneş, haç şeklindeki Güney takımyıldızının üzerinde yeniden yükselmeye başlar. | Open Subtitles | تَتوقّفُ الشمسُ عن تَحَرُّك جنوباً، على الأقل perceivably، لثلاثة أيامِ. وأثناء هذه الثلاثة المهلةِ النهاريةِ، تَستقرُّ الشمسُ على مقربة الصليبِ الجنوبيِ، أَو برج صليبِ. |
Bu kazanın yedinci yıldönümü üç gün sonra. | Open Subtitles | الذكرى سبعة سَنَوات ذلك الحادثِ في ثلاثة أيامِ. |