Uşaklarla ilgilenmiyorum. Sadece ölüyle alakası olanlarla ilgileniyorum. | Open Subtitles | فأنا ليس لدي أي إهتمام بالخدم فقط هؤلاء من لهم صلة حقيقية بالرجل الميت |
Ve kişisel olarak, kahve işiyle hiç ilgilenmiyorum. | Open Subtitles | وشخصياً أنا ليس لديّ أي إهتمام بتجارة القهوة |
Alkol karşıtı hareketle ilgilenmiyorum. | Open Subtitles | ليس لدي أي إهتمام بالتفكير المعتدل |
Senin düşüncelerin umrumda değil. | Open Subtitles | أنا لم أُعيرُ أي إهتمام إلى الذي تعتقده |
Kime çalıştığın umrumda değil. Hapse gireceksin. | Open Subtitles | لا أُعطي أي إهتمام للمكان الذيتعملبه ،ستُلقىفيالسجن . |
Ne düşündüğün umrumda bile değil çünkü oraya çıkıp modellik yaptığımda kendi payımı götüreceğim. | Open Subtitles | أنظر, إني لا أعير أي إهتمام لما تفكر فيه لأنني عندما أعتلي منصة عرض الأزياء هناك سأحصل على الفروج الأنثوية المنتقاة الكل يعلم أن عارضي الأزياء يحضون بكل الإناث |
Bu yükü sırtlanmakla ilgilenmiyorum. | Open Subtitles | لم يكن لدي أي إهتمام لأخذ هذا العبء. |
Bu küçük egzersizin neyle alakalı olduğu umrumda değil. | Open Subtitles | أنا لا إعير أي إهتمام لهذا |